Adem Etirli 'Kartal’da memleketçiliği bırakmalıyız!'

İlçem Gazetesi İstanbul'da ve Anadolu Yakasında bir ilki gerçekleştirerek Esnaf oda ve kooperatif başkanlarını basınla bir araya getirdi.

Programa Kartal Berberler ve Kuaförler Odası Başkanı Adem ETİRLİ, Kartal Pazarcılar Odası Başkanı Mete Boyraz, Kartal Kamyon Kamyonet Minibüs Şoförler Odası Başkanı Fikret Çelik, Kartal Bakkallar Bayiler ve Büfeciler Esnaf Odası Başkanı Erol Demirci, Kartal & Adalar Kredi ve Kefalet Kooperatifi Başkanı Nuri Erkoç katıldılar.

Kartal Kadın ve Erkek berberler odası başkanı Adem Etirli “Sivil toplum örgütlerine yapılan bu çalışmadan ötürü bende İlçem Gazetesini tebrik ederek konuşmama başlamak istiyorum.  Tabii Türkiye’de yaşanan güzel bir süreç var, bir barış süreci var. Türkiye’de belirlenen akil insanlar var. Her halde İlçem Gazetesi de Kartal’ın akil adamları diyerek esnaf teşkilatını da bu sınıfa soktu ki,  bizleri burada bir birliğe, bir beraberliğe güzel duygularımızı paylaşmaya davet etti. Biz de Kartal için, esnaf için gelecekte neler yapabiliriz konuşmaya geldik. Tekrar böyle bir organizasyonu düzenlediği için gazete sahibi Aytekin Bey’e teşekkür ediyorum.


Kartal’da memleketçiliği bırakmalıyız! 



Tabii Aytekin Bey, Kartalspor uçması lazım dedi de. İnşallah Kartalspor bize üzüntü yaşatmaz. Anadolu yakasında kıyı şeridini kullanmayan tek ilçe biziz. Baktığımız da Kadıköy, Maltepe, Pendik, Tuzla, bütün kıyı şeritlerinde projelendirmeler var. Maalesef Kartal’da kıyı şeridini kullanamadık. Kartal’ın adada ki plajının gönül isterdi ki, Kartal’ın bu kadar uzun sahili var. Kartal sahilinde denizden arıtma havuzlarla halkımızın denize girmesini isterdim. Yurt dışına çıktığımızda aklımız hep Türkiye’de kalıyor. Şehir dışına çıktığımızda da aklımız hep İstanbul’da ve Kartal’da kalıyor. Kartal’da bi kere memleketçiliği hepimizin bırakması gerekiyor. Sorduğunda Adanalıyım, Malatyalıyım, Karslıyım vs. demenin bir anlamı yok. Her kes Kartal’lıyım demeli. Hükümet binası ve belediye yeni binalarına geçtiklerinde bu alanlarda doluluk yaşanacak. Eski hükümet binasının bulunduğu alan canlılığını yitirmeye başladığından bu bölge nasıl hareketlendirilir düşünmek gerekiyor. Kartal güzel bir ilçe. Bu ilçenin sağlıklı gelişmesi içinde deprem yönetmeliğinin uygulanması gerekir.


Ruhsatsız iş yeri açılışlarına girmemeliyiz!


Ruhsatsız iş yeri açılmadığı gibi 2013’ün birinci ayında yürürlüğe giren 6331 sayılı İŞ SAĞLIĞI ve İŞ GÜVENLİĞİ kanununun Kartal’da bir an evvel ele alınmalıdır. Tüm esnafın bir kere ruhsatlanma çalışması yapılması gerekir. Ruhsatlanma yapılmadan hiçbir işyerine izin verilmemeli ki, Esnafta enflasyon sayısı yaşanmamalı. Kendi meslek grubumdan ele aldığımda nerdeyse her apartmanın altında bir berber ve kuaför salonu var. Bütün yükümlülüklerini yerine getiren esnaflarımız, her kesin işyeri açmasından mağdur duruma düştüğünü görüyoruz. İş sağlığı ve güvenliği yasası oturduğu takdirde inanıyorum ki, bu risk analizleri de yapılacaktır. Yerel yöneticilerden ve sivil toplum örgütlerinden şunu rica ediyorum. Bir sürü işyeri açılışlarına davet ediliyoruz. Gittiğimiz yerin ruhsatı olup olmadığına bakmadan gidiyoruz. Kartal’da gelişen bir görsel kirlilik var, bunu dile getirmek istiyorum. İnşaat yapan bir sürü firmalar var, bunlar binanın tepesine kendi reklamlarını koyuyorlar. Bunlardan vergilerinin alınıp alınmadığının sorgulanmasını, hatta alınsa bile rayiç bedellerinin yüksek olmasını düşünüyorum.  Gelecekte hepimiz gökyüzünde ki kuşları izler gibi, binaların tepesinde ki o isimleri sayacağız. İsimlere bakarken belki de kaza yapacağız. Bunu da başlatan genel de büyük firmalardır. Bunlar da vergilerini devlete ödemelilerdir. Ben de Kartal’ı çok seviyorum. Ben bundan sonra kimseye memleketimi söylemeyeceğim, Kartal’lıyım diyeceğim.

 

Bize biz zarar veriyoruz!

Odamızın faaliyetlerimize gelince; yaklaşık bu görevde 20 yılı doldurduk. Zaten üzüldüğüm nokta da sivil toplum örgütlerinde bu koltuğa sarılanlar bir daha da zor bırakıyor. Mevcut parti bir yasa çıkarmıştı, 2 dönem görev yapanlar bir daha da yapmasınlar. Bir siyasi parti anayasa mahkemesine giderek bu yasayı geri aldırdı. Seçilme hakkımız oldukça da bu koltuklarda oturmaya devam edeceğiz. Çünkü bu koltuklar bayağı da güzel. Odamıza üye sayımız, salon sahibi olarak sicilli 770 tane üyemiz var bizim. 770 işyerinin yaklaşık 3-4 çalışanı olsa, 3 bin kişilik bir berber kuaför camiasıyla birlikte çalışıyoruz. Esnafın sorunları noktasında AVM’ler küçük esnafı büyük sıkıntıya uğrattı. AVM’lerin sıkıntı yaratmadığı tek esnaf ise berber ve kuaför esnafı. Çünkü AVM’nin içerisinde bulunan bir adet berber kuaför salonu onunda fiyatı mevcut meslektaşlarının çok çok üzerinde olduğu için, bizim mesleğimize hiç zarar vermedi diye düşünüyorum. Bizim mesleğimize Çin malları zarar vermedi, Bizim mesleğimize AVM’ler zarar vermedi de, bizim mesleğimize kim zarar verdi diye düşündüğümüzde maalesef biz birbirimize zarar veriyoruz.


Berber seçimini iyi yapmalıyız!

Bakkallar azalarak bitiyor, berber ve kuaförler ise çoğalarak biteceğine inanıyorum. Çünkü sayımız oldukça çok. Pastadan kimseye bir dilim kalmayacak, kimsede faydalanamayacak diye korkuyorum. Önce ki konuşmamda da belirttim. Bizim için ruhsatlandırmalar çok önemlidir. Bir işyerinde sağlık ve hijyen çok önemlidir. Burada halkımıza çok iş düşüyor. Vatandaş berber ve kuaför seçerken nelere dikkat etmesi gerektiğini çok iyi bilmesi gerekiyor. Bunun için dikkat edilecek hususlar şunlardır. İşyeri ruhsatı varmıdır? Hijyen midir? İkram edilenler hijyen midir? Bir işyerinin açılış ve kapanış saatlerine dikkat edilmesi gerekir. Salonun yeri ve iç dizaynı çok önemlidir. Ustalık ve oda kaydının olup olmadığına dikkat edilmeli. Bizim mesleğimizde bulaşıcı hastalıkların olması riski vardır. Meslektaşlarımız mesai saatlerinde çalışmadıklarından bire bir görüşmelerde bazı sağlık sorunlarının oluştuğunu görmüş oluyoruz. İlçem gazetesine tekrar teşekkür ediyor, hepinize saygılar sunuyorum.
   
Güncelleme Tarihi: 16 Mayıs 2013, 10:15
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner17