KABİRDE HEYKELLER DİKENİ TAKDİR ETMEZLER SEVGİLİ BAŞKAN!

Bu yazıyı okuyan herkese bir tavsiyem olacak. Yıllar önce okuduğum ve hayatımda büyük değişikliklere...

KABİRDE HEYKELLER DİKENİ TAKDİR ETMEZLER SEVGİLİ BAŞKAN!

Bu yazıyı okuyan herkese bir tavsiyem olacak. Yıllar önce okuduğum ve hayatımda büyük değişikliklere sebebiyet veren İmam-ı Gazali’nin “ÖLÜM VE ÖTESİ” kitabını okumalarını özellikle rica ediyorum. Ölüm, küt diye, ansızın gelen ölüm!? Hele yaş bu zamanda 40’ı geçmeye başladıysa vadenin dolmasına az kaldığının alametleri mendil sallamaya başlar. Tabii, görebilene. Halife Ömer öldüğünde yaşlı bir kadını ağlarken görmüşler “Neden ağlıyorsun nine” demişler oda cevaben ”Halife Ömer öldüyse akşamları kim gelip te bana yemek verecek, çamaşırlarımı yıkayacak diye ağlıyorum” Demiş. Koskoca halife neden bu işlerle uğraştı acaba? Düşünmek lazım. Yüz binleri, milyonları yönetenler, sizde ki cesarete hayretler içinde bakıyorum çok cesursunuz. Ya kabir hesabından haberiniz yok, ya da sizi seveniniz yok! Önünüzde diz çöküp yalvararak ne olur yapma yanacaksın! diyecek kadar seveniniz yok.

ÖYLE ESERLER YAPMALI Kİ, TAKDİRLE KARŞILANSIN

Bizim ecdadımız 3 kişinin amel defteri kapanmaz Hadisi’ne canı gönülden inandıkları için. Hanlar yapmışlar; kimsesizler, yolcular, gelip burada kalsınlar diye. Çeşmeler yapmışlar; susayanlar susuzluğunu gidersinler diye. Köprüler yapmışlar, asırlardır yıkılmadan ibretlik olarak durur. Hatta bu köprüler ilerde yıkılırsa diyerek altın gömmüşler bir ayağına ve de vasiyet etmişler yıkılırsa yeniden yapınız diyerek. Neden? Çünkü bu hayırlardan faydalananlar “ALLAH RAZI OLSUN.” Diyecekler. Kişi ölse bile arkasından hala yaşıyormuş gibi, dualar edip, hayırla yad edecekler. Hesabını bilen insanlar, üç günlük dünyaya değil, ebedi ahrete yatırım yapıyorlar.

YIKIM İSRAFLA OLURSA

Size aylar önceki bir toplantıda sorduğum soruya cevaben “Vicdanım rahat, ömrü hayatımda vicdanımı rahatsız edecek hiç bir yanlış yapmadım.” demiştiniz.

Bu yazıyı yazmazsam, benim de vicdanım rahat etmeyecekti. Geçen gün afet merkezinin yıkımını izlerken sizin ve yardımcılarınızın sessizliğini hayretler içerisinde izledim. Sapa sağlam binalara kepçe girdi. Ne çatısı kaldı, ne pimapen pencereleri, üstelik camları takılıyken. Kapıda duran güvenlik kulübesi, bank vs. Hepsi dümdüz edildi. Milletin malı böylemi heba edilmeli. Kapıdaki güvenlik kulübesini araştırdım satış fiyatı 1.700 TL. Pencerelere, kapılara çıkmacı çağrılsaydı söker parasını da öderdi. Ya çatılarındaki ondu lainlere ne demeli. Hurdacıya satılmasa da garibanlara verilebilirdi. Kartal’da kaç kişinin damı akıyor hiç araştırdınız mı? Siz daha iyi bilirsiniz ki, hurdacılar en atık malzemeleri bile bedelini ödeyerek alırlar. Size göre küçük hesaplar olarak görünebilir, ama unutmamalı ki! Küçük israflara ehemmiyet göstermeyenler, büyük zayiatlara da tepkisiz kalabilirler. Büyük zayiatları burada açmayacağım.

HAYIRLI İŞLERDE YARIŞMAK LAZIM

Eleştirim yaptığınız yıkıma değil, bu yıkımı yapmanız gerekiyordu, yıktınız. Eleştirim ise İsraf ettiniz, hesap sizin, siz bilirsiniz. Ya yapılacak projeye ne demeli? Tam bir ofsayt! 80 bin lira en az bir heykelin maliyeti ki, bana sorsanız gazoz kapağını dahi vermem bedel olarak, hele bu milletin parasıysa! Burada sanatçının emeğine hakaret etmek değil maksadım. Mesela kendi paranızla evinizin bahçesine isterseniz Mao’nun heykelini dikin, saygı duyarım. Kartal’a bir proje yapacaksanız, yüzyıl sonra da, iki yüz yıl sonrada rahmetle anılacak bir eser yapın. İşte o zaman elinizden öpmezsem, namerdim. Ne Kartal’lı Kazım, ne de Neyzen bu heykelleri tasvip etmezlerdi, yaşasalardı.

MİLLETİN PARASI MERMER YIĞINLARINA HARCANMAMALI

Heykeller, buz gibi soğuk heykeller. Ne ısıtır vatandaşı, ne de karnını doyurur. Belki gölgesinden faydalanılsa faydalanılır, onunda katkısı olsa olsa, işte o kadar olur. Maksat anmaksa millete hizmet edenleri, yapılan eserlere bu insanların isimleri verilebilir. Heykel yerine buraya mesela Bedesten yapabilirsiniz, hem kalıcı bir proje olur, hem de o bölgeye hareketlilik getirir. Hiçbir şey yapılmazsa bir çeşme yapsanız üstüne Kartal’lı Kazım Hayratı deseniz, rahmetlinin ruhunu şad edersiniz. Sizin yetimlere olan düşkünlüğünüzü de biliyorum bir yetimhane veya huzur evi de buraya ne güzel gider değil mi?

İYİLİĞİ TAVSİYE ETTİK, YANLIŞA DUR DEDİK

Bu eleştirilerim belki ağır gelmiş olabilir size. Hakkınızı helal edin. Yazmasaydım vicdanım hiç mi hiç rahat etmeyecekti. Milletim de bana, bu yanlışa neden dur demedin diye, hakkını helal etmeyebilir di. Gazetemizin 6. yılına girdiğimiz bu günlerde çizgimizden hiç sapmadık, hep iyiliği tavsiye ettik, destekledik. Yanlış yapılanlara da fren olduk, dur dedik. Aynen de böyle yapmaya devam edeceğiz.

Hayır dolu günlere…

Güncelleme Tarihi: 30 Ekim 2010, 11:13
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner17