Yıllar önce sene 1986-87 idi her halde, ulusal bir gazete manşet atmıştı bu atasözünü. O zaman ki Alman başbakanı, Almanya meclisinde kürsüye çıktığında “Arkadaşlar, bir Türk atasözü ile başlayacağım konuşmama İT ÜRÜR, KERVAN YÜRÜR” dediğinde Almanya meclisi ayağa kalkmıştı, bunu nasıl söylersin diye.

   Gazetecilik mesleğine başladığımdan bu yana dolaşıyorum, bakıyorum ve görüyorum ki, her yerden pis kokular geliyor. Çalanlar, çırpanlar, hamutuyla götürenler, yandaşlık yapanlar, adam kayıranlar neler ve daha neler.

 DUYARSIZ İLÇE BAŞKANLARI

   İlçe başkanlığını sadece toplantı yapmak, cenazeye, düğüne katılmak, ziyaret etmelerden ibaret olduğunu zanneden yöneticiler var. Üzülerek seyrediyorum. Aslında suç yöneticilerde değil, vurdumduymaz, adam sendeci bireylerden kaynaklanıyor. Yönetenler bakıyor avam uyuyor, ne yapsın adamlar onlarda eee, eee diye ninni söylüyor. Ee, uyuyanı rahatsız etmemek lazım. Ama şuna da dikkat etmek lazım ki, hırsızlar hep vatandaşın uyuduğu zaman görev başında olurlar!

HIRSIZLAR ARTIK KRAVATLI

   Zaman değişti. Hırsızlar artık paçavra giymiyorlar. Takım elbiseli, kravatlı, hatta özel şoförleri bile var zamane hırsızlarının. Çünkü mini paralar kaldırmıyorlar. Kaldırdılar mı ya büyük toprakları iç ediyorlar, ya da büyük paraları. Bunlar metotlarına uygun olarak çalışıyorlar tabii ki.

HAK ARANMAZSA, HAK VERİLMİYOR

   Bireylere çok iş düşüyor. Pısırıklık, sünepelik, adamsendecilik bir toplumun bitmesi için yeterli nedenlerdir. Silkelenip, kendimize gelmemiz lazım. Yoksa  Atalarımızın dediği olur Maazallah. “İT ÜRÜR, KERVAN YÜRÜR.”