Bizim bu meslek böyle bir şey işte. İyi yazdın mı, suya sabuna dokunmadın mı! ya da birileri gibi "ağamsın, paşamsın" dedin mi! arkanızdan yine bir şeyler deseler de yüzünüze gazeteci derler, basın toplantısı yaparlar, adam yerine koyarlar politikacılar. Lakin yanlışları ya da kendinizin ve ya belli kitlelerin rahatsızlığını dile getirdiniz mi adamı "İT ÜRÜR KERVAN YÜRÜR" misali aşağılamaya başlarlar.
BİR BELEDİYE BAŞKANINA YAKIŞIR MI BU SÖZLER!
2 gün sabrettim nefsime uyupta yanlış bir şeyler yazmayayım diye. Düşünüyorum da nereden nereye geldik. Buraları iyi okuyun değerli okurlar bu nasıl üçgendir, siz karar verin. Gelelim "MESCİT" haberi konusuna. Uluslararası çok sevdiğim Fethi SATICI ağabeyimiz bir Cumartesi sabahı beni aradı "Yav Aytekin Bey haber attım neden yayınlamadınız. Uyuyorsunuz yaa. Oto Pazarını mühürlediler, hem de Mescit mühürlediler! hiç kimse yayınlamıyor. Diğerleri yayınlamıyor, yayınlamaz da bari sen yayınla inançlı adamsın yayınlarmısın" dedi.
SATICI GERÇEKTEN GAZETECİLİK'TE FARK YAPTI BU HABERLE!
Bende "Fethi abi daha ofisi açmadım açayım bakar gerekeni yaparım" dedim. Emaillerime baktım, haber gerçekten de haber di. 17.02.2012 tarihli emailin konusu "Mesciti de Kapattılar!" idi. World dosyasını açtığımda Başlık "ÖZ'ÜN İNADI OTO PAZARINI KAPATTI" başlığı atmıştı, Fethi ağabeyimiz. Haberi aynen yayınladım Fethi Satıcı imzasıyla, yalnız bir farkla. Başlığı değiştirdim. "CHP'Lİ KARTAL BELEDİYESİ MESCİT KAPATTI!" diyerek yayına girdik.
FETHİ SATICI KORKTU VE KALDIRMAM İÇİN ADETA TELEFONDA YALVARDI!
Sabah 10.30'da girdiğimiz haber birilerini hemen rahatsız etmişti. saat 15.30 gibi Fethi ağabeyimiz beni aradı ve "Aytekinciğim seni severim sende beni sayarsın, bu haberi yayından kaldır" diye. Biz de "Olur mu Fethi abi, çocuk oyunu mu bu haber yayında yüzlerce kişi okumuş kaldırırsam nasıl olur, bizimde itibarımız var millet ne der benim için!" dedim. Fethi Abi "Aytekin tansiyonum yükseldi, kalp atışlarım hızlandı, ağzım kuruyor. Felç ya da kalp krizi geçirmemi istermisin ne olur kaldır!" dedi. Bizde o üzülmesin diye gururumuzu ayaklar altına aldık yazıyı manşetten kaldırdık ve aşağıda ki küçük kutucukların içine taşıdık haberi.
MESCİT HABERİ İÇİN TEŞEKKÜRLER GELDİ.
Haberin yayınlanmasından sonra mescitin kapanmasına kızan vatandaşlardan şikayetler ve haber yaptığımız içinde teşekkürler geldi. Biz de bunu haber olarak değil de yorum olarak köşemize taşıdık ve belediye başkanımıza sorular sorduk. Mescitten haberi olup olmadığı konusunda. Tabii ki her zaman ki gibi kurumsal bir iradenin yapmayacağı gibi tenezzül edip cevap vermediler. Bilirsiniz ki bir söz vardır "Susmak suçu kabul etmektir!" derler. Bizde aldık video kameramızı gittik çekim yaptık "esnaflar burası mescit kardeşim en az 50 kişi namaz kılar burada sadece pazar günleri, diğer günleride halk ve esnaf kılar" dediler.
İŞTE O VİDEO, İZLEMEK İÇİN TIKLA;
Kartal Belediyesi Mescit Kapattı! ile ilcemhaber
BÜLENT KÖSE FETHİ SATICIYI TEHTİT Mİ ETTİ!
Bir kaç gün sonra akşam vakti saat 18.30 Fethi abi aradı hıçkıra hıçkıra ağlıyordu. İlk defa onu bu kadar çaresiz bir halde telefonda dinliyordum. Satıcı "İntihar edeceğim, benden ne istiyorlar, ben kime ne yaptım. Vallahi ölürsem katilim bunlardır." dedi. Ben de Fethi abi "ne oldu ağlama anlat gerekeni yapalım" dedim. Satıcı "Bülent Köse beni aradı" ve "Fethi abi Başkan çok kızdı ona göre ha." gibi şeyler söyledi. "Aytekin bey vallahi intihar edeceğim artık buraya kadar geldi." Gibi ifadeler kullandı. Ben de sabah Savcılığa gidip suç duyurusunda bulunalım ben senin yanındayım Fethi abi. Bülent Köse beni de telefonla yakın zamanda aradı ve Başkanımın selamı var kendisi şehir dışında, bundan sonra size müsamaha göstermeyecek!" demişti "birlikte gidip suç duyurusunda bulunalım. Telefon görüşmelerinin çıkartılmasını da isteriz dedim. Savcılar isterlerse benim, Bülent Köse'nin, Fethi Satıcının ve sabit hatların ayrıntılarını alıp delil olarak kullanabilirler.
BU NE TEZAT, BU NASIL HAKSIZLIK!
Evet, konu böyle. Haber Fethi Satıcı'nın. Email ile geldi, delillerim var. Telefon görüşmeleri var. Satıcı her zaman ki gibi sayın Dağtekin'in yanında. Dağtekin, Satıcı aynı haber sitesinden yazıyorlar. Dağtekin beni hedef göstererek başkanı din düşmanı gösteriyormuşum diye haber yapıyor. Sanki Başkan Öz'ün avukatı gibi. Avukat olsa böyle savunmaz. Yok efendim ofisimin bir odasını mescit yapsaymışımda! kapatırlar sa mescit kapatma mı olacakmış! Alnı secde gören böyle yazarmıymış. Bakın başka ne demiş "Kapatılan mescid miydi? Evet diyen günah işler ona göre! Arkadaşlar, yazık ettiniz. Ayıp da ettiniz. Hem orada görevini yapan kamu görevlilerini, hem de sayın başkan Öz’ü dine saygısızmış gibi itham ettiniz. Hani vicdan? Hani Adalet?" diyor. Ben de size Üstte ki videoyu tekrar tekrar izleyin lütfen!" diyorum.
MESCİT BEĞENMEME GAYRETİNİZ NİYE! YANLIŞ YAPMIŞ ARKADAŞLAR DEMEKTE BİR ERDEMDİR.
Çok enteresandır. Bazı fanatikler ve namazla veya secdeyle işi olmayanlar nedense mescit'i bir türlü mescit olarak kabul etmediler. Bakın sözlükte mescit neye deniyor: Mescit, namaz kılınan yer demektir. Ben ve bana tabi olan tüm müslümanlar yeryüzünün her temiz yerinde namazlarını kılabilirler. Yeryüzü bana mescit kılındı. (Hadis-i Şerif) Diyanete bağlı olmalıydı vs. kılıfları uydurabilirsiniz. Eskiden asırlar önce diyanet yoktu, mescit çoktu buna ne diyeceksiniz. Ben yine de hadisi şerifi tekrar tekrar okuyunuz diyorum.
Şimdi soruyorum; Neden bunu yazarken Fethi SATICI'ya itham etmediniz de bana giydirdiniz anlamış da değilim. Gerçi ben anlamadım ama bütün Kartal halkı siyaset dünyası anlamış olsa gerek. Tüm bunlara rağmen sizleri yine de seviyor ve anlıyorum.
BAŞKA BİR TEZAT!
Sayın Öz Fethi Satıcıyı nasıl oluyorsa yanına alıyor, Uğurmumcu da esnafa konuşuyor. Bana isim vermeden hakaret ediyor, aşağılıyor, Fethi Satıcı imzasıyla haber tersinden bize dönüyor. Hayretlerle izliyor bazen de acı acı gülüyorum, inanın samimiyetle söylüyorum üzülüyorum da. Fethi Satıcı ağabeyimiz artık iyice yaşlandı. O bir tarih, Ona siyaset haberlerinde jubile yaptırmak lazım diye düşünüyorum. Büyük bir gece yapıp gelirini ona verip emekliliğinin tadını çıkartmasını sağlamak lazım. Maneviyat, spor, güreş haberleri yapsın derim.
SAYIN ÖZ BUNLAR NASIL SÖZLER; "ACIRIM! SÖZDE GAZETECİ! KERVAN YÜRÜYOR!" SORUYORUM; HANİ SİZ EMEKÇİYDİNİZ! EMEĞE SAYGI DUYARDINIZ!
Altınok Öz Mescitin haberini bana atan Fethi Satıcı imzasıyla Kent34'te şahsıma küçültücü, aşağılayıcı, hakaret içeren söylemde bulundu.
İşte o talihsiz sözler;
Bu arada çok önemli bir konuya’ da temas etmek istiyorum. Dini siyasete alet etmeyin, ettirmeyin. Kartal’da buna izin vermeyeceğiz herkes işini yapacak. Gazeteci gazeteciliğini yapsın dini gazetecilik mesleğine ALET ederek kamuoyunu yanlış bilgilendirmesin.’ Yok, şurası mühürlendi yok burası kapatıldı’ şeklinde maksatlı haberlerle beni yıpratacaklarını sananlara sadece gülerim. Ve acırım. Kimse bu tür uydurma haberlerle bir yere varılayamacağını bilmelidir. Beni yıpratmak isteyenlere hatırlatmak ihtiyacını duydum. Maksadını aşan ve KASITLI haberlere Kartal halkı gülüyor, bende gülüyorum. Beni bu tür maksatlı ve kasıtlı haberler üreterek yıpratacaklarını zannedenler aslında kendilerini yıpratıyorlar ve inanırlıklarını da yitiriyorlar.Zaten bu tür sözde gazetecileri de pek ciddiye almıyorum. Almadığımı ve bu tür maksatlı ve uydurma haberleri ciddiye almadığımı sözde gazetecilerde biliyor ve KERVAN YÜRÜYOR” hatırlatması yaptı.
SAYIN ÖZ "SİZİ ALLAH'A HAVALE EDİYORUM!"
Sayın Başkan, siz on binlerin yani aldığınız oyla yaklaşık yüzbinin başkanısınız. Adil olmak zorundasınız. Makamınızın size verdiği güç ile ne hakla hakir görüp, hakaret ediyorsunuz. Unutmayınız ki Baki olan Allah'tır. Kul fanidir. Makamlar gelip geçicidir. Her şeyin ahrette bir hesabı vardır. Ben dilekçemi yazdım ve Allah'a verdim. Yani sizi Allah'a havale ediyorum.
Taktir Allah'ındır, Taktir halkımızındır, taktir kamuoyunundur.
Aytekin YAŞAR - İLÇEM