Söz ama nasıl bir söz?

Konuşabilmek, söz söyleyebilmek Allah'ın insanlara lütfettiği en büyük nimetlerden biridir. Zira insanlar konuşa konuşa anlaşırlar. Cenabı hakkında kelam sıfatı vardır. Hz.Musa ve Hz.Peygamberimiz Allah ile kelam etmiş olan kimselerdir.
*
Güzel konuşabilmek her insan için çok önemlidir. İnsan hangi işi yaparsa yapsın hayatta başarılı olabilmek için güzel konuşabilmesi şarttır. Çünkü insan, güzel sözden etkilenir. Kişi ister öğretmen, ister tüccar, ister komutan, isterse de din adamı olsun herbirininde yapmış olduğu işte başarılı olabilmesi çoğu zaman güzel ve etkili konuşabilmesine bağlıdır. "Söz ola kese savaşı, söz ola kestire başı" sözü anlamlı, yerinde ve zamanında söylenecek sözün ne kadar önemli olduğunu gösterir bize. Zamanın birinde Kral rüya görür, rüyasında tek dişi kalmıştır. Her tarafa haber salınır: "Bu rüyayı kim güzel yorumlarsa ona çok büyük miktarda altın verilecek.  Ancak güzel yorumlayamayan ise cezalandırılacaktır..." Yüklü miktarda bu altınları alabilme ümidiyle bu rüyayı yorumlamak üzere birkaç kişi kralın huzuruna gelir. Ve ilk çıkan kişi rüyayı şöyle yorumlar: "Kralım! sülaleniz de herkes ölecek en son siz öleceksiniz..." deyince Kral ölümden korkan bir insan olarak derhal adamı cezalandırır. Kralın huzuruna gelen ikinci kişi ise: "Kralım! Sultanım! sülalenizin en uzun ömürlü kişisi siz olacaksınız..." deyince bu yorum kralın çok hoşuna gider ve altınların bu adama verilmesini emreder. Aslında ilk yorumu yapan kimse de aynı şeyi söylemek istiyordu lakin o ölümü, diğeri ise yaşamayı hatırlatıyordu.
*
Söz özün tercümanıdır. İnsanoğlu dilinin altında gizlidir. Dil, can kapısının perdesidir. Yel esip perde kalktı mı, evin içindekiler görünüverir, o zaman bak evde İnci mi var? buğday mı var? der gönüller sultanı Hz.Mevlana.
*
Sözün tesirli olabilmesi için,  o sözü söyleyen kimsenin söylediği söze inanması ve o sözü hayatında tatbik ediyor olması gerekir. Allah Teâla Saf suresi ikinci ayeti kelimesinde: "Ey iman edenler! Niçin yapmadığınız şeyleri söylüyorsunuz." buyuruyor.
*
Söylenen söz mutlak bir şekilde doğru bir söz olmalı. Yine bu hususta da Rabbimiz Ahzap suresi 70. ayet kerimesinde: "Ey iman edenler Allah'tan sakının ve dosdoğru söz söyleyin." buyuruyor.
*
Söz, gönül alıcı ve yumuşak olmalıdır. Sert ve kaba sözler gönülde hep birer dil yarasıdır. Bu gibi sözler faydadan çok zarar verir. Bundan dolayı tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır denilir. Kaş yapalım derken göz çıkarmadan söylenmelidir sözler. Yüce Mevlamız, Hz.Musa ve kardeşi Harun Aleyhisselam'a hitaben: "Siz ikiniz firavun'a gidin. Muhakkak ki o azmıştır. Ona yumuşak söz söyleyin." (Taha 42) buyurmuştur. Hz.Allah Firavun'a bile sert ve kaba konuşulmasına rıza göstermezken bizim ailemize ve dostlarımıza sert ve kaba konuşmamıza rıza gösterir mi?..
*
Ayrıca söylenen söz anlaşılır ve samimi olmalıdır. Zira Hz.Ali Efendimizin ifadesi ile: "Kalpten çıkan söz Kalbe ulaşır. Ağızdan çıkan söz ise, kulak duvarını aşmaz."
*
Söz az ve öz olmalıdır. Söz gümüş ise, sükut altındır." "Biliyorsan konuş ibret alsınlar, bilmiyorsan sus adam sansınlar." denilmiştir. Hz.Peygamber de "Allah'a ve ahiret gününe iman eden kimse, ya hayır konuşsun, ya da sussun buyurmuştur." Ne söyleyeyim diye baştan düşünmek, niçin söyledim diye sonunda pişman olmaktan daha hayırlıdır. Şunu da unutmamalıdır ki, her istediğini söyleyen kimse, istemediğini işitmesi pek mümkündür. 
*
İnsanın imtihanı dilinden, selamette olması ise dilini korumaktadır denilir. Dilin, yani sözün ne kadar önemli olduğunu ifade eden bir hadis-i şerifte sevgili peygamberimiz: "Müslüman, müslümanların elinden ve dilinden selamet olduğu kimsedir. Ecdadımız da: "Adam olana bir söz yeter" denilmiştir. Fıkıh söz'ün hakikat boyutunu, felsefe Hikmet boyutunu, edebiyat Estetik, tasavvuf ise gönül boyutunu ifade eder.
Söz güzel bir tebessüm ve tatlı bir bakışlada süslendimi böyle bir sözden etkilenmeyecek hiç bir kimse yoktur. Mevlana' nın dedi gibi:
"Gerek yok her sözü laf ile beyana./ Bir bakış bin söz eder bakıştan anlayana.
YORUM EKLE

banner17