Secdeden gayri...

"Yedi gök, yer ve bunlarda bulunanlar, O'nu tesbih eder. O'nu hamd ile tesbih etmeyen hiçbir şey yoktur." (İsra, 44) 
-
Canlı varlıkların; kimi kıyam halinde, kimi ruku, kimi de secde vaziyetinde Cenab-ı Hakk'ı tesbih eder. Yağan yağmur bulutun, gök gürlemesi ve çakan şimşek gökyüzünün, tavuğun gıdaklaması, aslanın kükremesi, bebeğin ağlaması... yüce yaratanı tesbih halidir.
-
İnanan müminler ise; Kıyam, rüku ve secde halinde her daim Rablerini zikrederler. Abdestli vaziyette "istikbali kıble" halinde "Allahu Ekber" diyerek namaza duran müslüman, dünyadan tüm azâları ile irtibatı keser ve okuduğu fatiha'da söz verir Allah'a: "Ancak sana kulluk eder ve ancak senden yardım dileriz. (Fatiha 5) diye. Rukusunda "Sübhane rabbiyel azim" diye Rabbini tesbih eder. Daha sonra kibirden, gururdan sarılmanın bir nişanesi ve Allah'a kulluğun bir ifadesi olarak secdeye kapanır ve "Sübhane rabbiyel â'lâ" tesbihatı ile zikreder Rabbini. 
-
Secde; ruhânî ve cismânî olarak insanın Allah'a en yakın olduğu haldir. Secde; insanın ana karnındaki duruş halidir. Secde haliyle musallî olan kimse, Cenab-ı Hakk'a: "Ya İlahî! İşte ana karnındaki saf ve duru haldeyim, değişmedim ve değişmeyeceğim demektedir aslında.
-
Kulluğun en güzel hali ve kulun Allah'a en yakın olduğu hal işte bu secde halidir. Secdeleri, namaz ve dualarıyla dünyadan lezzet alamayan nice kimseler, malesef bul lezzet ve huzuru hiç olmayacak yerlerde arıyor çoğu zaman. Secde yapmaktan uzak olduğu için, huzuru bulamayan birçoğu da; ya içki masasında, yahut kumar masası gibi yerlerde arıyor bu huzuru. Lakin bunun neticesi de böyleleri adına her zaman tam bir hüsran oluyor ve bu sebeple nice aileler yıkılıyor. 
-
Birileri de: "yoga'da huzur var" diyor ve oraya yönlendiriyor bu gibi kimseleri. Halbuki huzur İslam'da, müslümanca yaşamakta, huzur namazda ve secde halindedir.
-
İnanmış insan, kıldığı farz, vacip ve sünnet namazlarında her gün, en az 80 kere secde eder Rabbine. Ve O'nun huzurunda eğilir O'nu görürmüşcesine. Acziyetini itiraf eder ve O'na karşı muhtaçlığını dile getirir bu haliyle. Mümin namazda secde ettiği gibi, aynı zamanda darda olduğu anlarda da hacetini dile getirir secdeleri ile. Bazen de bir lütfa mazhar olur yine secdeleri ile şükrünü ifade eder Rabbine.
-
Allah'ın emrine asî olan İblis, secde etmemesinden dolayı lanetlenmiştir. Kur'an'da 14 yerde secde ayeti olduğu gibi, 32.surede önemine binaen secde suresi olarak adlandırılmıştır. Bunun haricinde yine Kur'an'da Yüce Mevlâ birçok ayette Secdeden bahsetmektedir kullarına.
-
Secdelerimizde huzur bulur, hem de secdelerimizde yalvarırız Allah'a. Hz. Peygamberin Bedir savaşı öncesinde secdeleri ile yalvardığı gibi, İstanbul'un fethi esnasında Akşemsettin ve Fatih Sultan Mehmet Han Cennet mekanın Fethe mazhar olabilmek için gözyaşlarıyla yalvardıkları gibi
-
"Namaz müminin miracı" denir, "Allahu ekber" iftitah tekbiri ile namaza duran ve dünya ile alakayı koparan müslüman, secdesinden sonra namazda bir ve ikinci tahiyyatta, Allah ile selamlaşır secdenin bir mükafatı olarak. Selam verip namazdan çıkmadan önce de "Rabbena âtînâ fiddünya haseneten..." duasıyla yalvarıp yakarır Allah'a.
-
Aldığı abdest ile dünya kirlerinden cismânî olarak, manevî kirlerden de ruhanî olarak arınan müslüman, dinin direği ve cennetin anahtarı olan namazda secdeleri ile huzur bulur. Bu huzuru da ancak hulusi kalp ile secde edenler bilir. Allah'ın insandan istediği sadece kulluktur. Kılınan namazlar kulluğun gereği, secdeler ise, imanın ispatı ve nişânesidir.
-
Böyle düşünüldüğünde; namaz kılmamak, secde etmemek tam bir dalalettir, ahirette ise bunun sonu felakettir, başka bir şey değil. Şair Cengiz Numanoğlu şiirinde ne güzel ifade ediyor secdenin önemini:
-
Kaç trilyon hücreden yaratırsın bedeni 
Her bedene yüklersin bir varoluş nedeni. Evrendeki her zerre tesbih ederken seni
Baş eğerken emrine bu Kainat, bu mizan nasıl olurda sana, secde etmez bir insan.
-
ilim kapısında verdim yılları,
Dinledim "Hak" diyen Âlim kulları. 
Sordum dosta giden bütün yolları, 
Yakîn yok dediler, secdeden gayrı.
YORUM EKLE

banner17