Kartal Stadını Yedirmeyiz! Takke düştü, kel göründü!

İstanbul’un belki de Türkiye’nin en aidiyetsiz ilçesidir Kartal.

Başka ilçelerde görev yapmış bir dostum ile geçenlerde sohbet ederken bana dedi ki, “Ben o kadar yerlerde görev yaptım ama bu Kartal halkı kadar gamsızını, aidiyetsizini görmedim. Başka ilçelerde bir elektrik direğinde lambası yanmasa o ilçe de sağcı, solcu, şucu, bucu, sendikacı hepsi toplanıp ‘Elektrik direğimizi isteriz! Işığımızı isteriz!’ diye haklarını isterler ve elde de ederler. Ama Kartal öyle mi? Hayır değil! Aytekin bey bir tek sen Kartal dertlisisin. Geçenlerde yazdın. Çok ta doğru yazdın. Kartal’ın arabalı vapuru gitti, millette tık yok! Kartalspor dibe vurdu düştü, millette tık yok! Üsküdar Caddesinde aylardır Cevizliden Kartal’a kadar lambalar yanmıyor millette tık yok! Askerlik şubesi Maltepe’ye gitti, millette tık yok! Hastaneler gidiyor dediler, millette tık yok. Kartal Stadı da gidiyor, millette yine tık yok!” Dedi.

***

Çok doğru dedi bu dostum. Politikacıların tam da istediği kıvamda Kartal halkı. Hiçbir şeye ses çıkartmayan, ilçesini önemsemeyen sevmeyen bir anlayış hâkim. Bir olumsuzluk oldu mu, hemen karşı siyasi parti yaptı diye ortaya atılıyor ve her kes yine sus pus. Yazık oluyor Kartal’a. CHP’li meclis üyeleri neden sus pus? 3 tanesi dik duruş sergiledi diye hain dedi zatı muhterem. Adeta dizayn etti meclis üyelerini. Aman partim zarar görmesin anlayışı hakim. Yani Kartal zarar görmüş, Kartal halkı zarar görmüş. Pekte önemli bir hadise olmasa gerek!

***

Kartal Stadı yıkılıyor ve akıbeti belli değil. Dünyanın en kolay işidir yıkmak. Maliyet onda bir! Ama yaparken öyle mi? Bari Kartal Stadının arazisi rantiyeye kurban gitmesin. Kartal Belediye Meclisinde Mimar Hüseyin Karakaya sordu, ‘Kartal Stadını yıkıyorsunuz. Yerine ne yapılacak? Açıklayın’ dedi. Mecliste tık yok! Eyy Kartal halkı! uyan artık derin uykudan. Senin seçtiklerin uyuyorsa, susuyorsa suç onlarda değil sende. Kapını oy için çaldıklarında hesabını sor. Bari Kartal Stadının yerini betonlaşmaya kurban etmeyelim.

***

Gazetemiz haber yapmıştı, “Kartalspor’da Naylon faturalar!” Diye. Aylar sonra Meclis üyesi Haydar Göksoy kürsüden haykırdı ve sordu “Nedir bu Kartalspor’da naylon fatura olayı? Açıklayın?” Dedi. Kartalspor eski başkanlarından olan Meclis üyesi Taner Özdemir’de bir bir anlattı Kartalspor’da dönen olayları, fırıldakları. Haberimiz her zaman ki gibi doğrulandı. Evet. Kartalspor’un paralarını birileri naylon faturalarla iç etmişler. Yani Kartalspor’un neden borç batağında oluşunun gizem perdesi aralandı. Ne oldu peki? Yanlarına her zaman ki gibi kar kaldı. Tıpkı geçmişte kooperatiflerde olduğu gibi! Eğer harama meylettiyseniz işin kolayı bu. Sokarsın kulübe naylon faturaları, giderleri de yüksek yüksek gösterirsin. Sonra da açarsın yetmişlik rakıyı, yanına mezeyi. Teyibe de koyarsın kasedi. “Paracıklar! Paracıklar!” Diye döktürür döktürür durursun. Paracıkları da her halde Kadıköy’de (gizemli görünmeyen) ortağın ofisinde paylaşırsın!

**

Takke düşmüş, kel görünmüştür! Aslında biz kel olduğunu, takke ile kamufle edildiğini yıllardır yazıyoruz. Sakalımız yok ki, sözümüz dinlensin! Ama dedik ya, Kartal halkı aidiyetsiz diye. Kartal, Kartal olalı böyle zulüm görmemiştir. Bayburtlular kızmasın J (Kaptırdınız meşhur cümleyi.) Bir zamanların marka Kartalspor’u ile meşhur Kartal’ı, adeta Kargaya dönmüştür. Kargalar kusuruma bakmasın :) Kartal’ın merkezi viraneye dönmüştür. İşyerleri bir bir kapanıyor. Çoğu camlar da kiralık yazıyor. İşhanları terkedilmiş kasaba gibi adeta.

**

Sözlerimi sonlandırırken tekrar diyorum ki, KARTAL STADINI YEDİRMEYİZ!

Sağlıcakla kalınız…

- - - -

YORUM EKLE

banner17