22 yıldır girdiği her seçimi kazanan ve "Adam yenmişte yenmiş!" Diye övülen, usta siyasetçi Başkumandan Recep Tayyip Erdoğan'ın Partisi Kartal'da son 4 seçimdir yenildikçe yeniliyor.
22 yıldır seçimlerde zaferden zafere koşan ve Ülkemizi adeta Şampiyonlar ligine çıkartan Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'a Kartal'da seçim kaybettirenler ve onu üzenler sizce kimlerdirler? Gelinen nokta da AK Parti ve CHP arasında ki oy farkı 15 yılda adeta uçurum gibi açılmıştır. Sizce bunun suçlusu kimdir? Kimlerdir? 4 yerel seçimdir AK Parti'nin Kartal'da kaybetmesinin tek sebebi vardır. Siyaset yapanların etkili muhalefet yapmaması ve strateji geliştirememesidir. Kartal'da meydan bom boştur. CHP'li Belediye Başkanları Kartal'da adeta at koşturuyorlardır. Bazıları maalesef Tayyip Erdoğan'dan hiç ders almamışlardır ya da işlerine gelmiyor.
KURTAR BİZİ BEYAZ ATLI PRENS!
“Gökhan Yüksel'in kazanma nedenleri nelerdir?” diye sorarsanız konuyu açayım müsaadenizle. Gökhan Yüksel'in kazanmak için neleri başardıklarını önce belirteyim. Başkan Yüksel nasıl başardıysa, canını sıkacak uykularını kaçıracak bir muhalefeti ve bu muhalefeti duyuracak basını susturmayı Kartal'da başarmıştır. Belediye Meclisinde bir ya da iki Meclis üyesi muhalefet ediyor onları da Kartallılara bizden ve bir iki gazeteden başka kimse duyurmuyor. Muhalefet partisinin Kartal'da ki kendi partilisi olan Meclis üyelerinin etkili konuşmalarını halka duyurmak, kamuoyu oluşturmak gibi girişimi de yoktur. Belediyede ki olumsuzlukları duyurmak gibi bir düşünceleri ve refleksleri de maalesef yoktur. Mikrofonu eline alınca “Ben burayı kazanan kumandan olacağım!” Diyenler, beyaz atlı bir prensin yerel seçimlere 3 ay kala meydana çıkmasını ve Kartal'ı almasının hayalini kuruyorlar. Böyle siyaset, böyle muhalefet olur mu?
BATIRAN ADAMI KİM SEÇER?
Kamuyu zarara sokan, 5 yıl önceki vaatlerinin çoğunu yerine getirmeyen ve belediyeyi borç batağına sürükleyen bir belediye başkanını Kartal halkı bilse seçer miydi? Kartal Belediyesi'nde ki olumsuzlukları Kartal Halkına duyuracak bir muhalefet Kartal'da yoktur. Gökhan Yüksel 475 bin nüfuslu Kartal'ın 158.455 seçmeninin oyunu alarak (3'te 1'inin oyu ile) Belediye Başkanı seçildi. Kartal Belediye Başkanı Ekonomist Gökhan Yüksel 2019 yılında devraldığı Kartal Belediyesi'nin borcunu 5 yılda tam 1 MİLYAR TL 'nin üzerine çıkardı. (Nasıl bir Ekonomist ise, Belediyeyi gittikçe batırıyor!) Kartallıların bundan haberleri olmadı. Etkili bir muhalefet olsa Belediyenin borçlarını ve bu paraların nereye gittiğini afiş yapar Kartal'a asardı. Hiçbir şey yapamasa ilçe binasına asar, gazetelere duyurur kamuoyu oluştururdu.
NUR TOPU GİBİ 21 DAİREMİZ OLMUŞ!
Bakın sizlere Kartal AK Parti'nin beyin ekibinin Kartal Belediyesi'nin neden alamadığını bir örnekle Mayıs ayında Belediye Meclisinde yaşananlarla anlatayım. Kartal Belediyesi'nin nereden geldiyse ve nasıl olduysa sessiz sedasız 21 dairesi varmış. Bizde bunu Belediye Başkanı daireleri satmak için Kartal Belediye Meclisinden yetki isteyince öğrenmiş bulunduk. Neden satıyor? Batırdı çünkü belediyeyi. Belediye Başkanı Yüksel işçilerinin seçimden hemen sonra ki ilk ayda maaşlarını ödeyemeyip yarım aylık verdi. İşçilerin maaşlarını ödemek için önümüzde ki aylarda zorlanmamak için çareyi 21 daireyi satmakla ve bankalardan 240 Milyon lira borç çekmekle bulmuş.
MUHALEFETE BAK, HİZAYA GEELLL!
Mayıs ayı ikinci birleşimi için Kartal Belediye Meclisini izlerken hayretler içerisinde dondum kaldım. AK Parti Kartal Belediye Meclis Üyesi ve grup başkan vekili Avukat Muhammer Bektaş öyle bir konuştu ki, kendisini CHP'li Kartal Belediye Başkanı Gökhan Yüksel meclis sonrası alnından öptü mü diye merak ettim. AK Parti Meclis Üyesi Adem Yıldız elinde belgeleriyle Kartallıların paralarıyla 2 milyon liraya hayvan alımı yapıldığını ve Konserlere harcanan paraları anlattı. Muhammer Bektaş'ta çıkıp kendi meclis üyesinin iddialarını adeta çürüttü. Bakın Bektaş ne demiş, “2 milyon TL. Canlı hayvan alımı bakımı vs. Muhtemelen öyledir suç isnadında bulunmadık soru olarak sorduk. Tabii ki Kartal Belediyesi Kartursaş'a, Karyapsan'a ihale vermek zorunda. Çünkü işin realitesi var. Her kes bunu saklıyor ama personelin hizmet alım yoluyla maaş SSK ödemeleri bu şirketler üzerinden yapıldığı için belediyenin dışarıdan başka birinin ihaleye girmesine belki sıcak bakmıyor olabilir. İhalelerin yüksek bedelle verilmesini bunu açık yüreklilikle söylemekte fayda var. Belki de birçok Belediye de bunu yapıyor. Sahneyi şu kadara kiraya verdik falan filan, bunlar hukuksal alt yapılar. Yoksa reelde Kartal da siyaseti takip eden herkes, süreci takip eden herkes orada personelin maaşlarının ödenmesi noktasında oraya Belediye bütçesinden bir kaynak ayırılmasının bir gerekçesinin olduğunu bilir. Yoksa 1 milyon sanatçıya 13 milyon sahneye para mı verilir arkadaşlar? Ülke çapında ünlü sanatçının saz arkadaşları bu kadar 10 katı büyük para mı alırlar. Geçmiş dönemlerde oldu. Çöp konteynırı diğer belediyeler 3 bin liraya alırken bizim belediye şirketi 10 bin liraya 15 bin liraya aldı ve Kartal Belediyesine sattı. Burada bir birimizi kandırmaya gerek yok.” Dedi.
SÖYLESEM DAİRELER BELEDİYENİN ELİNDEN GİDER!
SİZE EN BÜYÜK YARDIMI BEN YAPTIM!
Arkadaşlar gündemin 10. Maddesi 21 adet bağımsız bölümün nasıl belediyeye kazandırıldığı. Her halde Hukuk komisyonunda ki arkadaşlar biliyorlar. Geçmiş dönemde beraberdik. Nasıl kazandırıldığı söylesem her halde bu dairelerin tamamı gider Belediyenin elinden! Bir şey demiyorum ben. (Kendisine seslenen meclis üyesine hitaben) Sayıştay incelemesine dâhil değil Sadettin başkanım. Özelde sorarsan söylerim! ama biz burada Kartal'ın menfaatlerini düşündüğümüz için şu anda Kartal'ın geçen aydan personellere 70 milyon lira borcu var arkadaşlar. Kartal Belediyesi'nin her ay 150 milyon lira kadar SSK Personel ödemesi var. Şu anda bizim yıllık 1 Milyar 800 milyon lira personellere maaş ve SSK ile ilgili ödememiz var. Bizim geçen yıl bir dört yüz bir beş yüz gelirlerimiz var. Ben 21 adet gayrimenkulün satılması ile ilgili sizlere en büyük yardımı yaptım! Yasin başkanım 21 adet gayrimenkulün satılması ile ilgili sizlere en büyük yardımı yaptım. Anlatırım onu da size ayrıntılarıyla.” Diye sözlerine diğer konularla devam etti.
Evet, sevgili okurlar Bektaş bunları söyledi.
SAVCILAR VE MÜFETTİŞLER SORMAZLAR MI?
Böyle muhalefet olur mu? Kartallıların bilmediği 21 adet daireler satış için meclise gelene kadar susan ve “Dairelerin nasıl kazandırıldığını söylersem, dairelerin tamamı gider!” Diyen ve Avukat olan bir grup başkan vekili olur mu? Sormazlar mı? Başkan neden şimdiye kadar söylemedin? Neyi gizledin? Neyi söylesen, daireler neden giderler? Dairelerin gitmesi için hangi hukuksuzluklar oldu ki? Milli Emlak'ın arsası bu işe dâhil edildi mi? Sen hayırdır Kartallıların menfaati için mi sustun yoksa CHP'lilerin hesapları için mi söylemedin? Neden kürsüden değil de Sadettin başkanına özelden söylersin ki? Bu daireler 21 adet mi yoksa daha fazlalar mı? Belediyeden bazı Devlet memuru müdürler bu daireler ve fazlaları için mi Kooperatif kurdular? Bu Kooperatife Belediyeden başka üyeler var mıdır? Kooperatif kazanç elde etmiş midir?
BÖYLE MUHALEFETİ YENER TABİİ Kİ!
Sevgili okurlar grup başkan vekilinin kürsüden söylediklerine duyunca inanın kulaklarıma inanamadım ve haksızlık olmasın diye tekrar tekrar kayıttan videoyu izledim. Böyle muhalefet oldukça CHP'li Kartal Belediye Başkanı 50 yıl daha yaşasa ve her 5 yılda bir tekrar tekrar aday olsa yine kazanır. Muhalefet Gurup başkan vekilinin kürsüye çıkıp bu dairelerin nasıl olduğunu nereden geldiğini hangi aşamalarda kanunsuzluk olduğunu açıklaması gerekirken, 'Söylesem daireler gider!' diyor. Bu grup başkan vekili meclis üyesinin 3. Dönemi. Düşünmeden edemiyorum ve kendi kendime soruyorum. Geçen 10 yılda acaba neleri başta kendisine oy veren AK Partililer olmak üzere Kartallılara ve kamuoyuna söylemedi? Bir başka acı ve vahim konu ise CHP'li Kartal Belediye Meclis üyesi Düzgün Çapar'ın kürsüden adeta alay ederek, “3500 çalışan var diyorsunuz öyle değil, gidin işçileri sayın!” Demesidir. Nasrettin hoca fıkrası gibi, Çapar adeta maytap geçiyor. Koskoca AK Parti'nin Kartal Belediye meclisinde düştüğü duruma bakar mısınız? Grup başkan vekili Çapar'dan sonra kürsüye gelerek muhalefet yapması gerekirken “işçilere aylık şu kadar ödeme yapmanız lazım bunları da belediyeden şirketlerden ihale ile vermeniz gerekiyor.” Diyerek onları destekler nitelikte konuşmasına siz hayret etmediniz mi? “Şu anda bizim yıllık 1 Milyar 800 milyon lira personellere maaş ve SSK ile ilgili ödememiz var.” Derken “neden bu kadar para gidiyor? Bankamatik çalışanları iddialarının neden üzerine gitmiyor?
400 CHP'Lİ DELEGE SİYASİ İKBAL İÇİN İŞE ALINDI MI?
Mesela muhalefet grup başkan vekili yakın zaman önce CHP Kurultayında Kemal Kılıçdaroğlu'nu devirmek için sayıları 400'ü bulan delegelerin Belediye başkanı tarafından siyasi ideallerin gerçekleştirmek için işe alındığı iddialarını kürsüden haykırması gerekmez miydi? Hatta Muhalefet ilçe başkanlığının ve grup başkan vekilinin CHP'lilerin sosyal medyadan haykırdığı delegelerin işe alınması olayını araştırıp, SGK'dan kayıtlarını ortaya çıkarması gerekmez miydi? Ya da Belediye başkanının akrabalarını, köylülerini, arkadaşlarını işe aldığı iddialarını araştırıp kamuoyuna duyurmaları gerekmez miydi? O kadar çok araştırılması soruşturulması gereken iddialar ve konular ki, üzerine gidecek muhalefet yok. Meselâ Belediye Başkan Yardımcılarının ve Müdürlerin kamunun makam araçları ile tatile, memlekete gittikleri iddiaları var. Elektronik Takip Sistemi ile araştırılması gerekiyor ama bunları yapacak adil birileri yok maalesef.
Yazımı Bektaş'ın sözleri ile bitireyim. Suç isnadında bulunmadım, soru olarak sordum.
Sevgilerimle ve muhabbetle…
