Cennetten mektup var, biri Alevi biri Sünni!

CENNETTEN MEKTUP VAR.
Biri Alevi, biri Sünni!

Bizler!
Kırımlı Mülazım Veli, Tulumlu Mehmet Çavuş!
İki hemşeri!
Yozgat’ın kuş uçmaz, kervan geçmez iki köyünden!
İki Türk, biri Alevi biri Sünni!
...
İkimiz
Bıyığımız bile terleden doğru dürüst
Dediler; “Vatan tehlikede!”
Balkan, Kafkas derken, ölemedik bir türlü
İçemedik şehitlik şerbetini!
Ve sonunda Çanakkale!
...
Bizler!
Kırımlı Mülazım Veli, Tulumlu Mehmet Çavuş!
İki hemşeri!
Yozgat’ın kuş uçmaz, kervan geçmez iki köyünden!
İki Türk, biri Alevi biri Sünni!
...
Dikildik karşısına
Mağara devrinden beri güce tapan vahşilerin
Karşımızda dağ gibi gemiler,
Üstümüze ölüm kusan dev toplar.
Her gün bin kerre ölümün üstüne gittik.
Ölüm kaçtı, biz koştuk.
Defolup gittiler sonunda.
Arkalarında ölülerini, şehitlerimizi ve
Ve konserve kutularını, bira şişelerini bırakarak.
...
Bizler!
Kırımlı Mülazım Veli, Tulumlu Mehmet Çavuş!
İki hemşeri!
Yozgat’ın kuş uçmaz, kervan geçmez iki köyünden!
İki Türk, biri Alevi biri Sünni!
...
Şehitlik nasip etmedi koca Tanrı.
Ne Çanakkale’de, ne Sakarya’da, ne Dumlupınar’da.
Ve zaman geldi, yine de girdik kara toprağa.
Toprak altında da buluştuk.
Toprak üstündekilerin ahvaline bakıp
Bir mektup yazdık oğullarımıza, kızlarımıza.
Kızanlarımıza, torunlarımıza.

Evlatlar!
Önce siz bilmelisiniz!

Bizler!
Kırımlı Mülazım Veli, Tulumlu Mehmet Çavuş!
İki hemşeri!
Yozgat’ın kuş uçmaz, kervan geçmez iki köyünden!
İki Türk, biri Alevi biri Sünni!

Çanakkale’de, bin kerre birbirimizi ölümden kurtardık.
Atların pisliğinden seçtiğimiz arpa danelerini paylaştık.
Yaralarımızı sardık birbirimizin.
Sizler, bugünküler, yarınkiler ve dahi diğer gelecekten torunlarımız.
Sizler ki gelirseniz düşmanın oyununa.
Bir an için kardeş olduğunuzu unutursanız.
Bir an için aptallık eder bölünürseniz.
Hakkımız helâl değildir size.
Bunu böyle bilesiniz.
Bizim yanımıza gelmeyin,
Kalın gayya kuyusunda zebanilerle yoldaş
..
Bizler!
Kırımlı Mülazım Veli, Tulumlu Mehmet Çavuş!
İki hemşeri!
Yozgat’ın kuş uçmaz, kervan geçmez iki köyünden!
İki Türk, biri Alevi biri Sünni!

Ertuğrul KAPUSUZOĞLU
...
Kırımlı Mülazım Veli-Tulumlu Mehmet Çavuş....
Kaynak Kişi: Olay ve fotoğraf Maarif Müfettişi arkadaşım Özger Akçadağ.
Aynen öyle olmuş, iki eli öpülesi büyüğümüz, Çanakkale'den nadir dönenlerden. Yıllar geçmiş, ailelerini toplamışlar.
Demişler ki: Öyle bir zaman gelir ve sizler, Alevilik-Sünnilik davası güder birbirinize yan bakarsanız, biz bu vatanı at boklarından arpa danesi toplayıp yiyerek kurtardık. O zaman hakkımız size haramdır.

YORUM EKLE

banner17