11 Ekim Dünya Kız Çocuklarını Koruma Günü!

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, 2012 yılında Türkiye, Kanada ve Peru'nun girişimleri sonucunda, kız çocuklarına karşı ayrımcılığın önlenmesi ve onların insan haklarından tam ve etkili bir şekilde yararlanmalarını sağlamak amacıyla 11 Ekim'i "Dünya Kız Çocukları Günü" olarak ilan etti.

Kararda, kız çocuklarının güçlendirilmesinde ailelere ve toplumlara da büyük rol düştüğü vurgulandı. BM’nin çocuklar, kız çocukları ve kadın haklarıyla ilgili uluslararası sözleşmelerine de atıfta bulunulan kararda, 11 Ekim tarihinin, 2012 yılından itibaren tüm BM ülkelerinde ”Dünya Kız Çocukları Günü” olarak kutlanacağı bildirildi.

Kararda bu kapsamda BM’ye üye tüm ülkeler, BM’nin ilgili kurumları, diğer uluslararası örgütler ve sivil toplum kuruluşları, 11 Ekim’i ”Dünya Kız Çocukları Günü”’ olarak kutlamaya ve kız çocuklarının durumlarıyla ilgili tüm dünyada bilinç oluşturmaya çağrıldı.

Biz şu an 2017 senesindeyiz ,İslam Peygamberi  Hz. Muhammed 1439 yıl önce kız çocuklarına karşı uygulanan toprağa diri diri gömme dahil ayrımcı ve zulüm olacak tüm davranışlarına karşı İslam’ın hükümlerini  hayata geçirerek kadının toplumsal statüsünü inanılmaz bir seviyeye çıkarmış,kadını ve kız çocuklarını  bulunduğu toplum yaşamında değil onu çağlar boyu değerli kılacak hak ettiği yere  koymuştur.

Peki uygar ! batı çocuklar  için göstermelik olarak ne yapıyorlar bir bakalım isterseniz.

Göstermelik diyorum çünkü  Yetim kız ve erkek çocuklar dünya üzerinde en fazla istismara uğrayan grupları oluşturmaktadırlar. Organ mafyaları, fuhuş mafyaları, dilenci şebekeleri, savaş ağaları, misyoner yapılar, kölelik bu çocuklar için en büyük tehlikeleri içermektedir. Ayrıca sokaklarda yaşayan çocukların sayısı 100 milyonun üzerindedir. Bu konuda uluslar arası kurumlar ve devletler kendi çıkarlarına zarar verecek hiçbir yaraya merhem olacak girişim yapmamaktadırlar.

Afrika’da kıtasının Angola, Çad, Mali, Nijerya, Sierra Leone ve Somali’de doğan (yaşayan diyemiyorum) her 10 çocuktan birisi 5 yaşını göremeden ölüyor. Bu kıtada doğan çocukların yarısından çoğu okulla sıra ile tanışamıyorlar. Emperyalist amaçları ve ülkelerinin kahrolası maddi menfaatleri için tüm İslam ülkelerini kan gölüne çevirdikleri gibi  tüm Dünya’yı ateşe atmaktan çekinmezler. Kısaca diyorum ki;

BU ZULÜM DÜZENİNİ KURAN VE YAŞATANLARDAN ÇARE OLAMAZ

İslam dini insanların yaşam haklarından olan  beş hakkını korumaya alır. Bunlardan  bir tanesi de Nesil emniyetidir. İSLAM  ırzın, şeref ve namusun korunmasını ve sağlıklı nesiller yetiştirilmesini temin için İslam gerekli her türlü ortamı hazırlar. Öyle ise Zalimlerden Merhamet beklemeden Dünya’daki tüm ehli vicdan ve namus sahibi insanlar ile beraber bu kutlu görev yine biz Müslümanlara düşmektedir.

Çünkü Yaşadığı  çağdan ve mazlumların, kimsesizlerin dertleri ile ilgilenmek ve kendini bunlara karşı sorumlu hissetmek Müslümana has bir fiyakadır.

Çocuklara, özellikle kız çocuklarına karşı cinsel şiddet suçuna sıfır tolerans için bu tür suç işleyenlerin cezasız kalmaması için mücadeleyi, Şiddet yaşamış ya da şiddete tanık olmuş çocukların korunması ve desteklenmesi gerekmektedir. Geleceğimiz olacak bu kız  çocuklarımızı çağımızın gereklerine göre eğitimlerini vermeliyiz.

Fatih’ler Yavuz’lar yetiştirecek yarının en kutsal mesleği Anneliği yüklenecek olan yavrularımızı güvenli sağlıklı ortamlarda yetiştirmeliyiz. Kadınların yapabileceği meslek ve eğitimlerinde devlet ve sivil toplum kuruluşları olarak sonuna kadar yanların da olmalıyız. 

Mustafa Hakkı Sezgin 

YORUM EKLE

banner17