Altınok Öz mü beni tehdit eden adamı gönderdi?

Öncelikle kalemini kiraya vermeyen, Yanlışların karşısında dimdik cesurca duran, canla başla kamu görevi gören basın emekçisi dostlarımın 10 Ocak Dünya çalışan gazeteciler gününü kutlarım.

Kamu görevi dedikte, basın kamu görevi görüyor elbette. Ya yerel basın! Üvey evlat gibi muamele gören mahalli basın Kamu menfaatini düşünerek düşman sahibi olurken, kamunun hangi nimetlerinden faydalanıyor? Bu soruya da varsın “Basınımızın güzide temsilcileri!” diyerek methiyeler dizen politikacılar cevap versinler. Aracımızı park ederken bile İspark’a ücret ödüyoruz halen. Bağkur primini ödeyemeyen, gazetesini bastırdığı matbaaya karşılığını ödeyemeyen basının halini ise sadece gazeteciler bilir yine. Bu durumda olmayan gazeteciler ise yerel iktidarın yanlışlarını görmeyen, methiyeler dizen basın olsa gerek. Aslında onların çerçevesinden bakarsanız suçları yok gibi. Çünkü sistem sizi yerel yöneticilere şakşakçılık yapmaya itiyor adeta.

Ya bazı yerel yöneticilere ne demeli? Yerel idarenin parasını kendi parası gibi gören, keyfinin, ideolojisinin istediği yönlere kasayı sonuna kadar açan ve vicdanı zerre kadar sızlamayanları kast ediyorum. Kamu görevi gören gazetecilerin eleştirilerini beğenmeyip, “Kendi paramla düşman sahibimi olacağım! Reklamı desteği kestim gitti! Haydi başka kapıya!” diyen zihniyeti ise hayretlerle seyrediyoruz.

10 Ocak Dünya çalışan gazeteciler günü!

Aslında ben ecnebi dayatması olan Anneler günü, babalar günü, şu günü bu günüleri pek sevmem. Lakin Geçen yıl duyarlı olan ve 10 Ocak Dünya çalışan gazeteciler gününde ziyaretimize gelenler, ne yalan atayım nefsimizin hoşuna gitmişti. Hatırlanmak, emeğin kıymetinin bilinmesi güzel duygu. Umut ediyorum ki, seneye 10 Ocak’ta mahalli basına gerçekten daha kıymet verilir ve Ulusal basına verilen pastadan mahalli basına yağmasa da damlasından pay verilir.

Tehdit edildik! Aldırmadık, aldırmayacağız!

Bizim Allah’a hamdolsun Kader’e, hayır ve şerrin Allah’tan geldiğine imanımız tamdır. 2012’de hakkımızda yüklü tazminat davası açılırken, 2013’ün üçüncü günü tehditte aldık. Telefonda ki G.A. isimli vatandaş 2 kere ofisimize geldiğini ve bizi bulamadığını söyleyerek, “Belediye Başkanımız Altınok Öz’ü neden bu kadar yıpratıyorsun! Kanser hastasıyım, yakında öleceğim. Bir sıkımlık canım var ona göre haaa!” diyerek bize ayar çekmeye çalıştı. Sonuç olarak ta soluğu karakolda aldı. Yaklaşık 2 ay öncede Kartal’dan başka bir gazeteci arkadaşımıza da başkaları tarafından aynısı yapılmaya çalışılmıştı.

Sayın Altınok, Tehdit eden adamı bana sen mi yolladın?

Bu işler genelde birkaç aşamayla oluşur. Bizlerde böyle girişimlere her zaman hazırlıklıyızdır. Birilerinin yanlışlarını ortaya döktünüz mü sizden hoşlanmazlar. Önce maddi baskı, sonrada diğer baskı yolları aşama aşama devreye girer. Bir söz vardır “Demirden korksaydık, trene binmezdik!” Birileri de bizim demirden korkup “AMAN ÇOK YAŞA PADİŞAHIM!” diyeceğimizi zannettiler galiba. Öyle düşünenler varsa şimdiden söyleyeyim, yanılıyorsunuz ve yanlış yoldasınız.

G.A.’nın ALTINOK ÖZ Sevdası!

G.A. isimli vatandaşı araştırdık Alkol bağımlısı bir vatandaş. 2 çocuğu var okuyorlar. G.A. İki yıldır belediyeden sosyal yardım alıyor. Genelde de bir meclis üyesinin birahanesine takılıyor. Gariptir o meclis üyesi de bana çok kızanlardan. Kızması da gayet normal, çünkü cukkasını doldurmak için 15 yıl sonra gelen fırsatın elinden kaçmasına tahammül edemiyor. Bilin bakalım başka ne iş yapıyor o meclis üyesi. Hadi fazla meraklandırmayıp ben söyleyeyim. Bir belediye başkanının danışmanıyla başka ilçede inşaat şirketi kurmuşlar. (Detayları bizde kalsın!) Bunlar genel de 4-5 kişilik ekipler. Kimisi danışman, kimileri meclis üyesi, kimisi de falanca yönetim kurulu başkanı ve yönetici. Adeta çıldırıyorlar. Sayın danışman altında ki pahalı arabası ile kendi partililerinin bile dikkatini çekmiş durumda. Gözlerini hırs büyümüş bu kişilerin. Dünya hırsı, para hırsı ve makam hırsı. Buradan soruyorum; Sayın Altınok, beni tehdit eden adamı sen mi yolladın? Yoksa sana şirin gözükmek isteyenler mi?

Gerekli makamlar bilgilendirildi!

Biz şikâyetimizi yaptık. Can güvenliğimizin olmadığını, aksi durumda kimlerin sorumlu olabileceğini karakol kayıtlarına geçirdik. Savcılık olay hakkında bilgilendirildi. Bir şeyi belirtmeden de geçemeyeceğim. Biz sakin, uysal ve adalete inancı olan insanlarız. Bizi böyle sahipsiz, kolay lokma görenler olabilir uyarıyorum. Bizim de kendimize göre sevenlerimiz vardır. Dostlarımız Hem Kürtlerden, Hem Ülkücülerden ve değişik görüşlerdendir. Olası bir durumda ne kanımız yerde kalır, ne de itibarımız bu da böyle biline.

Umut ediyorum ki, 2013 yılı tüm dünyaya barış, huzur, sevgi, saygı, kardeşlik getirsin. Büyükler büyüklüğünü bilsin, küçükler de küçüklüğünü.

Sağlıcakla kalınız…

  

 

YORUM EKLE
YORUMLAR
müslüm inan
müslüm inan - 11 yıl Önce

sn.yaşar değerli dostum.sahipsizlerin sahibi allahtır.ancak allahın sopası yokki.kamu adına halk adina çalişnlar elbet bir gün ödüllendirilir.ben seni ödüllendirdim.seni en değerli ve kimsenin bayiğidliğini denemek maksadıyla yanaşamayacak olan bir dost olarak ilan ettim.o bir koltuklar kimleri girmediki.şimdi sokakta yürüseler onları kimse tanımaz.tehdit etmek acizlikten başka bir şey değil.5.katta evimize hırsız(ismi hırsız,her tarafı dağıtan,ama hiç bir şey,olmasına rağmen götürmeyen) girse bile.bence sen şimdi hiç olmadığın kadar rahat ol.seni seviyoruz sn.yaşar

banner17