MUHTARLAR KARANLIK

Demokrasi ile yönetiliyoruz sözüm ona. Çünkü sadece adı var aradığınızda. “Seçebildiğimiz kişiler içerisinde. Halkın kendisine en yakın kişidir muhtarlar. Hem evine komşudur muhtarlar, hem de acısını tatlısını...

MUHTARLAR KARANLIK

Demokrasi ile yönetiliyoruz sözüm ona. Çünkü sadece adı var aradığınızda. “Seçebildiğimiz kişiler içerisinde. Halkın kendisine en yakın kişidir muhtarlar. Hem evine komşudur muhtarlar, hem de acısını tatlısını duyabilecek kadar ilgilidir mahalle sakinleri ile. O bilir hangi evde aş kaynamaz, hangi evde muhtaç var. O bilir mahalle delikanlılarının kimin oğlu olduğunu ve askere ne zaman gideceğini. Ona gelir şehit haberi önce. O bilir kimin cenazesinin selası okunduğunu. O bilir kömürü kimin aldığını, o bilir erzağın kimlere dağıtıldığını. Başka neler- neler bilir bir bilseniz…
Halkın kendisine en yakın kişidir muhtarlar.
Zira diğer seçtiklerimiz ya belediye başkanı olmuştur, ya da milletvekili. Onları ancak seçimden seçime görürüz.
Bizler bizden oy isteyeni seçeriz, sonra onların bize hizmet etmesini bekler iken, onlar bizi kendilerine hizmet ettirirler.
Bizler seçeriz fakat sonra ne olduğunu, ne yaptıklarını takip etmeyiz nedense. Muhtarlara kızardık neden her evrak almaya gittiğimizde bizden ücret alırlar diye. Şimdilerde ücretsiz olarak nüfus idarelerinden alır olduk; ikametgâh ve nüfus kayıt ilmühaberlerimizi.
Bu belgeleri ücretsiz almak için Kurtköy de oturan vatandaşımız nüfus müdürlüğüne gelmek için aynı ücreti ulaşım aracına ödüyor. Kaybettiği vakit ise cabası. Üstelik diğer mahallelerden gelenler burada bir yoğunluk ve dolayısı ile bir kuyruk oluşturuyor. Hele bir de sistem kilitlendi ise-ki, sık sık oluyor nedense bu durum. Kaybeden hem muhtarlar, hem biz, dolayısı ile ülke oluyor.
Geçenlerde muhtarlarımızı ziyaret ettik mahalle temsilcilerimiz ile birlikte. Bir dokun bin ah işit olduk. Meğer ne sorunları varmış bir bilseniz. Düşük maaş, gelir yetersizliği, ilgisizlik, adeta mahalle bekçisi tavrı ile bakılma durumları bu sorunlardan sadece bir kaçı.

Muhtar ile makamında konuşurken sekreteri olmadığı için, birisi geldiğinde konuşmayı yarıda bırakıp, vatandaşın işini görüp yanımıza dönüyordu. Ve elektrik parası ile baş edebilmek için lambalarını söndürmüştü. Romantik bir ortamda sohbetimizi yaptık.

Muhtarlarımız bir il büyüklüğünde nüfuslara sahipler. Bu nüfus büyüklüğündeki bir ilde; bir vali, bir belediye başkanı, bir emniyet müdürü ve çalışanlar istihdam ediliyor ülkemizde. Bu durum hiç mi hiç yakışmıyor muhtarlarımıza. Muhtarlarımızı nüfusuna göre sınıflandırmak çok mu zor, çok mu zor yoğunluk oranında maddi katkıda bulunmak.

Acaba maksat nedir. Muhtarlığa olan ilgiyi azaltarak seçime sadece kendi adayları
( belediye desteği alabilen adayları) girsin ve muhtarlarda mı yandaş olsun istiyorlar? Sorusu geliyor akla.

Buradan halkımıza sesleniyorum. Muhtarlarınıza gidin ellerini sıkın, çaylarını için, destek verdiğinizi söyleyin. Bıkmadan usanmadan devam etsinler hizmet etmeye. Zira tarih, geçmişten ders almayanlarla doludur. Keser döner sap döner, gün gelir hesap döner.”

“Muhtarlar belki karanlık, fakat hala oradalar ise, isyan etmiyorlar ise, sabrediyorlar ise geleceğimiz onların nöbeti sayesinde aydınlık olacaktır. Umutla kalın, hoşça kalın.

Tayfun YILDIRIM

Türkiye Partisi Gn. Bşk. Danışmanı

( Pendik Eski Kurucu ilçe Başk.)

Güncelleme Tarihi: 14 Şubat 2011, 12:21
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner17