Olmaz! Birileri aç yatarken birileri tok yattığında olmayacağı gibi, Borç batağında ki bir belediye başkanının altında 3 tane bir birinden lüks servet değerinde araç olmaz.

Kartallının hakkıyla, alın teriyle ödediği vergilerle, kamu makamıyla, kamunun gücüyle saltanat süremezsin. Bunu ne Allah Kabul eder, ne de kul.

Bir araba neyinize yetmiyor sayın Öz! Her başkan yardımcınızın, her müdürünüzün altında zaten son model arabalar var. Bu arabaları kaça kiralıyorsunuz? Şoförlerine, ne kadar  maaş veriyorsunuz? Kartallıların yılda kaç milyonu gidiyor? Bunu bir açıklayın önce.

İlk belediye başkanı seçildiğinizde "60 milyon borçla aldım belediyeyi" diye nerdeyse avaz avaz bağırıyordunuz kameraların önünde. Şimdi 250 milyona dayandı belediyenin borcu. Neden susuyorsunuz? Sayın sosyal demokrat belediye başkanı. Kartal Belediye işçileri eylemler yapıp "birikmiş hakkımızı ver!" diyorken senin altında son model 3 tane araç olmaz, olamaz. Belediyeler çiftlik değildir. Orada her kesin hakkı vardır. Orada yetimin, garip gurabanın hakkı vardır. Kendi paranızla gidip (meşhur ağa gibi) lüks araç koleksiyonu yapın, gıkımız çıkarsa arap olayım. Amma ve lakin milletin parasıyla 3 tane makam aracı olmaaaz sayın Öz. Hadi birisine sen biniyorsun. Yakışır, çünkü diğer belediye başkanlarına da yakışıyor.  Peki, diğer iki araca kimler biniyor?  Neye hizmet ediyor? Açıklar mısın sayın başkan?

Fıstık gibi Temsili ağırlama giderleri!

Buradan hükümete sesleniyorum. Temsili ağırlama giderlerine müdahale ediniz. Bir tek Kartal Belediyesi'nin değil diğer belediyelerinde. Soruyorum; Kartal Belediyesi'nin en son temsili ağırlama (bir yıllık) giderleri 5 milyon (eski parayla 5 trilyon) mudur? Bu temsili ağırlama giderleri ile lüks restaurantlar da kimler homini gırtlak yiyip içiyor?  Siz hep şeffaf belediye diyorsunuz ya. Temsili ağırlama giderleri ile hangi restaurantlar ihya oluyor. Faturalarını kamuoyuna açın da milletin gözü gönlü açılsın.

Acil tasarruf tedbirleri istiyorum!

Buradan kamu adına, Kartal adına sesleniyorum. 250 milyona dayanan borçları nasıl bitirmeyi düşünüyorsunuz?  (A) planınızı, (B) planınızı açıklayınız. Hadi gelin bu sene Temsili ağırlama giderlerini yarı yarıya düşürün de iyi niyetinizi manşetten övelim. CHP'li meclis üyeleri dut yemiş bülbül gibisiniz. Şu anda Belediye başkanı başka bir partiden olsaydı "BOÇLUYUZ, BU KADAR BORÇ NASIL OLDU? BELEDİYE BATIYOR!"  diye kürsüden feryat ederdiniz. Neden bu konu da gıkınız çıkmıyor.

Belediye binasını kiraya veriniz!

Siz daha geçen yıl Atalar'da ki hizmet binasına aylık 45 bin lira civarında kira ödüyordunuz. Yılda yarım milyon para kiraya gidiyordu. O kiradan kurtardınız, geçmiş olsun. Şimdi benden size bir öneri. Sahilde fıstık gibi yepyeni bina var. O binayı siyasi manevralarınız için o derneğe, bu derneğe ücretsiz tahsis ettiniz. Verin esnaflara kiraya. Bir katında züccaciye olsun. Her katında ayrı branşlarda iş yerleri olsun. Esnafa bir faydanız olsun. Hem Kartal'ın merkezine hareket gelir, hem de Belediyenin kasasına para girer. Öyle küçük paralarda değil, büyük paralar girer. İşte borç azaltmak için bir bahane. Ama sizin borç azaltmak gibi bir niyetiniz yok ki! Olsaydı iddia ettiğiniz 60 milyon borcu 250 milyona tırmandırmazdınız.

Olmaz!

Atalarımızın dediği gibi; Nasıl ki kel başa şimşir tarak olmayacağı gibi, borç batağında ki belediye başkanına 3 makam aracı olmaz. Abes olur, israf olur, ayıp olur. Bakın TKP'li belediye başkanına. Adam "kendi aracımı, makam aracı olarak kullanacağım" dedi. İşte halkçılık budur. Halkçı belediye başkanı, borç içinde iken 3 tane lüks araç tutmaz kapısının önünde. Halkçılık reklamlarla billboardlar da yapılmaz. İcraatla yapılır. "Halkın onaylamadığı hiç bir projeye onay vermeyeceğim!" diyen, siz değil misiniz? Biz halka sorduk, inanamadılar 3 aracınız olduğuna. Tepkiler çığ gibi. Hadi buyurun, halkın dediğini yapınız.

Tabii niyetiniz halkçılık ise...

Yalakalar söylemez!

Şu anda etrafınızda size şirin gözüken o kadar yalaka vardır ki, dakika da 500 defa "BAŞKANIM" çekerler. Gerçekleri söylemezler size, çünkü gerçekler acıdır. Söylemek te işlerine gelmez, çünkü nemalandıkları için susarlar. Biliriz ki gerçekleri yazdığımız için bizi pek sevmezsiniz ama biz görevimiz gereği uyaracağız. Acıda olsa gerçekleri haykıracağız. Sizin iyiliğiniz için, Kartal'ın iyiliği için. Açıkçası İYİLİK için. Çünkü gidişat, gidişat değil. Bu dünya da işler 2 hakim, bir savcı, bir de müfettişi  gandırdılar mı düzeliyor. Amaa, birde ahret var. Hangimiz önce görür bilmem lakin kabir var, hesap var. Hesabı ödeyememek var. Orada hesap ödeyemeyene bulaşıkta yıkatmıyorlar ki.  Benden söylemesi. Ne demişler " et tekraru ahsen velev kane yüz seksen"

Sağlıcakla kalınız...