Eğitim Bir Sen İstanbul 4 No’lu Şube Başkanı Talat YAVUZ'un basın açıklaması;
"Okullara yazı göndererek ahkâm kesme modasına; İstanbul Ticaret Odası ve İstanbul Umum Servis Aracı İşletmecileri Esnaf Odasından sonra, İBB-Ulaşım Daire Başkanlığı/Toplu Ulaşım Hizmetleri Müdürlüğü de dâhil oldu. Anlaşılan o ki, birileri emek vermeden elde ettiği çıkarlarını korumak için çok önemli kurumları kullanıyor, alın teri döken servisçilerimizi de okullarımızı da istismar ediyor.
"Okullara yazı göndererek ahkâm kesme modasına; İstanbul Ticaret Odası ve İstanbul Umum Servis Aracı İşletmecileri Esnaf Odasından sonra, İBB-Ulaşım Daire Başkanlığı/Toplu Ulaşım Hizmetleri Müdürlüğü de dâhil oldu. Anlaşılan o ki, birileri emek vermeden elde ettiği çıkarlarını korumak için çok önemli kurumları kullanıyor, alın teri döken servisçilerimizi de okullarımızı da istismar ediyor.
Merak ettim, araştırdım. İBB-Ulaşım Daire Başkanlığı/Toplu Ulaşım Hizmetleri Müdürlüğü’nün görevleri nelerdir: “Ruhsat ve Güzergâh izin belgesi vermek, zaman ve ücret tarifelerini belirlemek, denetim yapmak, eğitim hizmetlerini yürütmek, indirme ve bekleme cepleri yapılacak yerleri belirlemek, duraklara giriş-çıkışların ulaşım ve trafik açısından gerekli etüdünü yapmak, gerektiğinde yönetmelik ve yönerge hazırlamak, uygulamasını sağlamak ve denetlemek… ” gibi teknik konular sıralanmış. Bu görevler arasında, okullara yapılan bağışlarla ilgili bir görev ve yetkisi yok. Okul servis taşımacılığı yapanları okul yöneticilerinden koruma(!) görevi yok.
Okullarımıza yazı yazan Toplu Ulaşım Hizmetleri Müdürlüğü yetkililerine soruyorum. Sizin göreviniz sadece bir grubun çıkarlarını korumak mıdır? Okullar adına bu işleri takip eden yok diye yasal düzenlemelerle okul yöneticilerinin elini kolunu bağlayarak ne yapmak istiyorsunuz? Kim olduğunu bilmediğimiz bir firma üç beş veli ile anlaşacak, okul idaresine selam bile vermeyecek, okulların bahçelerini kullanacak ve bu firmayı okul idaresi denetlemekle sorumlu olacak. İlköğretim öğrencilerini taşıyan servislerde hostes zorunlu olacak ancak ücreti ayrıca talep edilecek. Sözleşmelerin gizli ayrıntıları ile veliler yanıltılırken sizler ne yapıyorsunuz merak ediyorum? Beyler, siz kamu görevi yapıyorsunuz, taraf olmayı, birilerinin çıkarlarını korumayı bırakın ve işinizi yapın.
Daha önce de yazdım, siz istediğiniz kadar müdahale etmeye çalışın, yazı yazın, bu iş tamamen ticari bir iştir ve kendi dinamikleriyle şekillenir. Emir ve yasaklarla çözülecek kadar basit bir işleyişse bu, okullara “bağış almayın” diyeceğinize servisçilerinize “bağış vermeyin” deyin bitsin bu tartışma o zaman? Bu işleyişin yasal ve ahlaki bir zeminde yürümesine yardımcı olmayarak yaptığınız, zor şartlar altındaki okulların bir imkânını yok etmektir. Yok ettiğiniz o imkanın nereye hangi ahlaksız yollarla gittiğini biz çok iyi biliyoruz.
Bütün bu tartışma içinde asıl sorgulanması gereken, okullarına sahip çıkmayan bakanlığımızdır. Diğer kurumlar kendi işleyişiyle ilgili yönetmelik yazarak, okullarımıza anlamsız uygulamalar dayatırken bakanlığımız seyirci kalıyor. “Servislerin işleyişi ile ilgili düzenlemeleri siz yaparsınız, güzergâh belirlersiniz ancak benim öğrencimi taşıyacak servisi ben kendi kriterlerimle belirlerim, okulumun bahçesi ile ilgili yetkiyi ben kullanırım. Ben, öğrencimin güvenliğini ve okulumun işleyişini sizin yapacağınız düzenlemelere bırakmam. ” Diyecek bir anlayış bu kargaşayı önleyecektir.
Bir şeyler gözümüzün önünde ters gidiyor, Normal olan hizmet alanın öncelikleridir, onun memnuniyetidir. Kriterleri hizmet alan belirler, talep eder, kontrol eder ve yaptırım uygular. Ancak okul servisleri konusunda hizmet veren her şeyi belirliyor, yazı yazıyor, emir veriyor, yaptırımdan bahsediyor ve bizim yetkililerimiz seyrediyor. Daha önceki yazımda da gelen talepleri, kendi önceliklerinizle ve kendi mevzuatınızla değerlendirin, okullarımıza siz ne söyleyecekseniz söyleyin demiştim. Buradan il milli eğitim müdürlüğü yetkililerine soruyorum, siz postacı mısınız?"
Talat YAVUZ Eğitim Bir Sen İstanbul 4 No’lu Şube Başkanı
Güncelleme Tarihi: 03 Ocak 2015, 23:28
