Tasavvuf edebiyatımızın içinde yer alan Yunus Emre ( 1240–1320 ) yaklaşık 750 yıldır aramızda yaşıyor.
Şiirlerinde ve değişlerinde ve hakkında yazılanlardan acaba onun yaşadığı çağdan yani XIII. Yüz yıldan bu yana kaç kişi onun gibi aramızda yaşayan şair vardır? Hazreti Mevlana ve Hacı Bektaşi Veli’den başka. Zaten Hz. Mevlana olsun Hacı Bektaşi Veli olsun bu her üçü de XIII. YY ‘da Anadolu halkına hitap etmiş ve onları irşat etmişlerdir.
Hz. Mevlana Konya ve çevresinde, Hacı Bektaşi Veli Kırşehir ve Nevşehir’de, Yunus Emre de Eskişehir ve çevresinde bilinen ilim ve irfanlarıyla içinde yaşadığı topluma eserleriyle hitap etmişler ve onları aydınlatmışlardır. Yunus Emre Türk- İslam tasavufunu duru, akıcı, yalın ve manidar bir Türkçe ile eserlerini ortaya koymuştur. Sevilmesi, yaşaması bundandır. Görüş ve düşünceleriyle ulusal ve evrenseldir. Onun yazdığı şiirleri Anadolu'nun her yerinde sevilmiş ve ilahiler halinde dilden dile dolaşmıştır. Hatta bestelenen şiirleri çoğunluktadır.
Yunus Emre bir Hak ve halk şairidir. Görüşleri evrenseldir. 1991 yılı Yunus Emre adına UNESCO tarafından SEVGİ YILI ilan edildi. Yurtiçinde ve yurtdışında birçok etkinlikler yapıldı. Bu yazımda Yunus Emre’den birkaç deyişler sunmak istiyorum:
İlim ilim bilmektir
İlim kendin bilmektir
Sen kendini bilmezsen
Ya nice okumaktır
***
Biz dünyaya gider olduk
Kalanlara selam olsun
Bizim için hayır dua
Kılanlara selam olsun
***
Ben gelmedim kavga için
Benim işim sevgi için
Dostun evi gönüllerdir
Gönüller yapmaya geldim
***
Adımız miskindir bizim
Düşmanımız kindir bizim
Biz kimseye kim tutmayız
Kamu alem birdir bize
***
Canlar canını buldum
Bu canım yağma olsun
Assı ziyandan geçtim
Dükkanım yağma olsun
***
Ne varlığa sevinirim
Ne yokluğa yerinirim
Aşkı ile avunurum
Bana seni gerek seni
***
Dolap niçin inilersin
Derdim vardır inilerim
Ben Mevla’ya âşık oldum
Onun için inilerim
***
Gelin tanış olalım
İşi kolay kılalım
Sevelim sevilelim
Dünya kimseye kalmaz.
Kaynak:
1- Yerli ve Yabancı Gözü ile Yunus Emre, İnceleme, araştırma, Abdülkadir Güler, İzmir 1993
2- Minyatürlerle Yunus Emre ve Menkıbeleri, Şiirleri Eskişehir Valiliği Kültür
Yayınları. 2008
Aşk İle Gelen Erenler
Aşk ile gelen erenler içer ağuyu nuş eder
Taptuğa çıkmayan çaylar deniz ile savaş eder
Biz bu yoldan üşenmedik erenlerden usanmadık
Kimseyi yavuz sanmadık her ne eder kolmaş eder
Kolmaşa verdik sözünü söz ile döğdük yüzünü
Yaban canavarı gibi belinler ondan şeş eder
Bu sohbete gelmeyenler hakk nefesi almayanlar
Sürün onu bundan gitsin durur ise çok iş eder
Cahildir manaden almaz oturur kararı gelmez
Öleceğini hiç bilmez yüz bin yıllık teşviş eder
Dağ ne kadar yüksek ise yol onun üstünden aşar
Yunus Emrem yolsuzlara yol gösterir ve hoş eder
Aşkın Aldı Benden Beni
Aşkın aldı benden beni
Bana seni gerek seni
Ben yanarım dün ü günü
Bana seni gerek seni
Ne varlığa sevinirim
Ne yokluğa yerinirim
Aşkın ile avunurum
Bana seni gerek seni
Aşkın aşıklar oldurur
Aşk denizine daldırır
Tecelli ile doldurur
Bana seni gerek seni
Aşkın şarabından içem
Mecnun olup dağa düşem
Sensin dünü gün endişem
Bana seni gerek seni
Sufilere sohbet gerek
Ahilere ahret gerek
Mecnunlara Leyla gerek
Bana seni gerek seni
Eğer beni öldüreler
Külüm göğe savuralar
Toprağım anda çağıra
Bana seni gerek seni
Cennet cennet dedikleri
Birkaç köşkle birkaç huri
İsteyene Ver anları
Bana seni gerek seni
Yunus'dürür benim adım
Gün geçtikçe artar odum
İki cihanda maksudum
Bana seni gerek seni
Ben Yürürüm Yane Yane
Ben yürürüm yane yane
Aşk boyadı beni kane
Ne akilem ne divane
Gel gör beni aşk neyledi
Gel gör beni beni aşk neyledi
Derde giriftar eyledi
Gel gör beni beni aşk neyledi
Gel gör beni aşk neyledi
Gâh eserim yeller gibi
Gâh tozarım yollar gibi
Gâh coşarım seller gibi
Gel gör beni aşk neyledi
Gel gör beni beni aşk neyledi
Derde giriftar eyledi
Gel gör beni beni aşk neyledi
Gel gör beni aşk neyledi
Ben yunusu bi'çareyim
Dost elinden avareyim
Baştan ayağa yareyim
Gel gör beni aşk neyledi
Gel gör beni beni aşk neyledi
Derde giriftar eyledi
Gel gör beni beni aşk neyledi
Gel gör beni aşk neyledi
Biz Dünyadan Gider Olduk
Biz dünyadan gider olduk kalanlara selam olsun
Bizim için hayır dua kılanlara selam olsun
Ecel büke belimizi söyletmeye dilimizi
Hasta iken halımızı soranlara selam olsun
Tenim ortaya açıla yakasız gömlek biçile
Bizi bir arı veçhile yuyanlara selam olsun
Azrail alır canımız kurur damarda kanımız
Yayıcağız kefenimiz saranlara selam olsun
Sözdür söylenir araya kimse döymez bu yaraya
İltip bizi makbereye koyanlara selam olsun
Bunda hep gelenler gider hergiz gelmez yola gider
Bizim halimizden haber soranlara selam olsun
Aşık oldur Hakk'ı seve Hakk derdine kıla deva
Bizim için hayır dua kılanlara selam olsun
Miskin Yunus söyler sözü kan yaş ile doldu gözü
Bilmeyen ne bilsin bizi bilenlere selam olsun.
Bu Ne Derttir Acep
Bu ne derttir acep derman belirmez
Yu bu ne yaradır zahmi belirmez
Benim gönlüm acep aşktan usanmaz
Varır aşka düşer hiç bana tanmaz
Döner gönlüm bana öğüt verir hoş
Aşık olan gönül aşktan usanmaz
Aşık ki cana kaldı aşık olmaz
Canın terk etmeyen maşuk bulmaz
Aşk pazarıdır bu canlar satılır
Satarım canımı hiç kimse almaz
Aşık bir kişidir bu dünya malın
Ahiret korkusun bir çöpe saymaz
Bu dünyadan ahireten içeri
Aşkın yeri var kimse bilmez
Aşık öldü diye sala verirler
Ölen hayvan durur aşıklar ölmez
Aşıklar meydanı Arş'dan yücedir
Çalarlar çevganı topu belirmez
Begüm arif isen yürü yolunca
Bunda başlar yiter kanlar sorulmaz
Erenler kapısı Hazret kapısı
Bu kapuya gelen mahrum görünmez
Yunus bu deryaya gark oldu gitdi
Geri gelmekliğe aklı dirilmez
Yine Geldi Aşk Elçisi
Yine geldi aşk elçisi yine doldu meydanımız
Yine teferrüc-gah sağlı sollu dört yanımız
Yine mahfiller düzüldü yine badyalar kuruldu
Yine kadehler sunuldu esrik oldu bu canımız
Ev içi aşk ile doldu ulu kişi aşık oldu
Canlarımız hayran oldu aşk tahtına binenimiz
Bir nicemiz Leyli oldu bir nicemiz Mecnun oldu
Bir nicemiz Ferhad oldu aşktan haber duyanımız
Meydanımız meydan oldu canlarımız hayran oldu
Her dem arş seyran-gah oldu hazret oldu revanımız
Düşmüş idik ol kaldırdı birliğin bize bildirdi
İçimize aşk doldurdu dürüst oldu imanımız
Sorar isen aşk nerdedir nerde istersen ordadır
Hem gönülde hem candadır hiç kalmadı günahımız
Yunus aşkın vasfın söyler gerçeklere haber eyler
Mahrumların canı göyner aşker'oldu pinhanımız
Piştik Elhamdülillah
Haktan gelen şerbeti içtik elhamdülillah
Şol kudret denizini geçtik elhamdülillah
Şol karşıki dağları meşeleri bağları
Sağlık sefalık ile geçtik elhamdülillah
Kuruyuduk yaş olduk ayak olduk baş olduk
Kanatlandık kuş olduk uçtuk elhamdülillah
Vardığımız illere şol sefa gönüllere
Baba Tapduk ma'nisin saçtık elhamdülillah
Beri gel barışalım yâd isen bilişelim
Atımız eğerlendi eştik elhamdülillah
İndik Rum'u kışladık çok hayr ü şer işledik
Uç bahar geldi geri göçtük elhamdülillah
Dirildik pınar olduk ırıldık ırmak olduk
Aktık denize daldık taştık elhamdülillah
Taptuğun tapusunda kul olduk kapusunda
Yunus miskin çiğ idik piştik elhamdülillah
Güncelleme Tarihi: 08 Mayıs 2012, 07:53