Has Parti Kartal İlçe Başkanlığından yapılan açıklamada;
Şeref Malkoç ve beraberindeki parti yöneticilerimiz 28 Şubat dönemiyle ilgili sorumluların cezalandırılması için Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulundu.
Suç duyurusunda bulunanlar arasında 28 Şubat döneminde Devlet Bakanlığı yapmış Teoman Rıza Güneri, milletvekilliği yapmış Kazım Arslan, Cafer Güneş ve Mehmet Bekaroğlu’nun yanı sıra Hasparti’li çok kişiyle basın açıklaması yapan Teşkilat Başkanımız Genel Başkan yardımcımız Şeref Malkoç, dönemin Genel Kurmay 2.Başkanı Orgeneral Çevik Bir, Genelkurmay Sekreteri Tümgeneral Erol Özkasnak, Emekli Tümgeneral Osman Özbek ve dönemin YÖK Başkanı Kemal Gürüz hakkında suç duyurusunda bulundular.
Genel Başkanımız Prof. Dr. Numan Kurtulmuş Beyin dediği gibi balyoz, sarıkız gibi başarısız darbelerle hesaplaşıyoruz da başarılı olan 28 Şubat ve 27 Mayıs gibi darbelerle niye hesaplaşmıyorsunuz çerçevesinde Has Parti olarak hem 28 Şubat mağdurlarına hemde milletimize tercüman olmuş. Çevik Bir ve dönemin önde gelen isimlerin suç tarihinde yürürlükte olan, TCK 146 ve 147. maddeleri ne göre cezalandırılmaları Has parti tarafından talep edildi.
Türkiye, siyasal ve sosyal sistem arayışını yaklaşık iki asırdır çabalayıp durmaktadır. Dünya ülkeleri hızla demokratikleşirken ülkemiz bu gelişmelerden faydalanmamış zaman zaman yapılan bütün iyileştirmelere rağmen darbeler yaşanmış ve her darbe gelişmeleri daha geriye götürmüş ve içinde çıkılmaz bir hal almıştır.
1960, 1971, 1980 darbeleri, 28 Şubat post modern darbesi ve 27 Nisan muhtırası bu demokratikleşmenin önüne set kurmuş, milli egemenliği yok sayılmış, insan hakları, özgürlükler ve hukuk devleti anlayışı ayaklar altına alınmasıyla sonuçlanmıştır.
Ekonomik, siyasal ve sosyal doku zedelenmiş, toplumlar kamplara ayrıştırılarak, ötekileştirilerek yeni iç düşman algısı yaratılmaya çalışılmıştır.
Milleti hazır ol da bekletmek, dipçik, işkence ve korku ile hizaya getirmek adet haline gelmişti.
Her darbe toplumda yeni anlayışların, yeni zihniyetlerin ve kurumların ortaya çıkmasıyla sonuçlanmıştır.
1980 cunta idaresi tarafından danışma meclisi eliyle hazırlanan 1982 anayasası, ordunun siyasal iktidar üzerindeki vesayetini iyice artırmış ve bütün yüksek kurullarda ordu mensuplarına sınırsız yetkiler verilmiş ve diledikleri gibi özgür hareket etme olanağı sağlanmıştır.
Bugün bu darbeci zihniyetin mimarları ile yüzleşiyoruz 12 Eylülcülerin yargılanması hiç kuşkusuz son derece önemlidir. Asla yeterli değildir.
Kimi zaman anayasa yaparak kimi zaman bildiri ve muhtıra yayınlayarak, kimi zamanda milli Güvenlik Kurulu kararlarına dayanarak yasal zemin oluşturmaya çalıştılar. Ve durumdan vazife çıkardılar.
Bunun için;
1. Bugün önümüzde tarihi bir fırsat doğmuştur bu fırsatı doğru bir şekilde değerlendirmeliyiz. Bunun için başta konsey üyeleri olmak üzere, darbe girişimine destek veren askeri ve sivil unsurların tamamı yargılanmalı.
2. 12 Eylül darbeci unsurları ile hesaplaşmak sadece kişilerle yeterli olmamalı. Önemli olan bir daha darbe yapmayı akılarının ucunda dahi geçiremeyecekleri, Demokratik, sivil, katılımcı ve çoğulcu bir anayasa yapmaktır.
3. Türkiye Büyük Millet Meclisi darbeleri araştıracak bir komisyon kurmalı.
4. Bugün darbecilerin simgesi durumunda bulunan Milli Güvenlik Kurulu biran önce kaldırılmalı.
5. Silahlı kuvvetlerin iç hizmet kanununun 35 inci maddesi kaldırılmalı.
6. Darbe ile birlikte rütbeleri yükseltilenlerin rütbeleri sökülmeli.
7. Başta Diyarbakır cezaevi olmak üzere işkence haneye dönüşen bütün cezaevlerinde ölen ve işkenceye maruz kalanlardan özür dilenmeli, maddi ve manevi bütün hakları iade edilmelidir.
8. Darbe döneminde gerçekleştirilen bütün yolsuzlukların üzerine gidilmeli, darbelerin kim yâda kimlerin ne kadar menfaat sağladıkları belirlenmeli, mal varlıklarına el konulmalı ve bu haksız kazançları 12 Eylül mağdurlarına verilmeli
9. 1980 sonrası oluşturulan bütün resmi yapılar sonlandırılmalı.
10. Darbe dönemlerinde yapılan askeri, siyasi ve ticari anlaşmalar iptal edilmeli.
11. Kapatılan siyasi partiler, sendikalar, odalar ve sivil toplum kuruluşlarının mal varlıkları iade edilmeli.
12. Çıkarılan yasalar kanun hükmündeki kararnameler ve genelgeler iptal edilmeli.
13. Darbe sonrası kurulan örgütler, derin yapılar, çeteler ve organizasyonlar deşifre edilmeli ki bir daha böyle olumsuz işlere kalkışılmasın.
Bu milletin dayanma gücü kalmadığı gibi mişlerle zaman kaybetmeye vakti kalmamıştır.
Hasparti olarak bütün bunları sadece söylemekle kalmayacağımızı, milletimizin kardeşliği ve refahı için adalet özgürlük ve hakça paylaşım adına yapacağımıza söz veriyoruz.
Saygılarımla,
Şükrü KONTUK
Hasparti Kartal İlçe Başkanı
