Kartal Cem Evi Vakfı’nda Hz. Hüseyin'i Anma ve Aşüre günü Programı Yapıldı.

Muharrem ayı münasebetiyle Kartal Cem evi Vakfı’nın gerçekleştirdiği...

Kartal Cem Evi Vakfı’nda Hz. Hüseyin'i Anma ve Aşüre günü Programı Yapıldı.
banner46

Muharrem ayı münasebetiyle Kartal Cem evi Vakfı’nın gerçekleştirdiği Hz. Hüseyin’i Anma, Aşure ve lokma dağıtım töreni, her kesimden ve her görüşten bireylerin katılması ile adeta iç ve dış düşmanlarımızı çatlatacak birlik ve hoşgörü ortamına dönüştü.

Törene Kartal Kaymakamı Nuh Mete Hamurcu, Kartal Belediye Başkanı Op. Dr. Altınok Öz, Kartal Müftüsü Ümit Çimen, İlçe Milli Eğitim Müdürü Bahattin Gök, Maltepespor Yönetim Kurulu Başkanı Nuri Erkoç, Kartal Cem Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Aziz Aslan, Cumhuriyet Halk Partisi Kartal İlçe Başkanı Av. Kamer Gök, Kartal Belediyesi Meclis 1. Başkan vekili Taner Özdemir, CHP Kartal Eski İlçe Başkanları Haydar Oğuz, Nurettin Sarıbal, Kartal Belediyesi Başkan yardımcıları Gülseren Böyüktaş, İbrahim Doğan, Fügen Mavi, Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Kartal İlçe Başkanı Metin Özüpek, Başkan Yardımcısı Necdet Türkügüzel, MHP Kartal Eski İlçe Başkanı Şenol Yondemir, Has Parti Kartal İlçe Başkanı Şükrü KONTUK ve İlçe yönetimi, CHP Kartal ilçe Yönetim Kurulu üyesi Kemal Berk, CHP Kartal Eski Gençlik Kolları Başkanı Erdinç Tarhan, Kartal Belediyesi CHP Meclis üyeleri İmkan Demirci, Ali Rıza İkisivri, Gürbüz Çiftçi, Osman Güdü, Başkan Öz’ün Danışmanları Ömer Fethi Gürer, Nizamettin Zorgül, İş adamı Metin Ağırman, Kartal İşçi Emeklileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Arif Yıldız, Karyapsan A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Özgür Nas, Kartansaş A.Ş. Genel Müdürü Gündüz Çapar, Kartursaş A.Ş. Genel Müdürü Hüseyin Çuhadar katıldı.

İlk defa Kartal protokolünün bir araya geldiği program Cem Evi Vakfı Genel Sekreteri İsmail SAÇLI yönetti. Kartal Kaymakamı Nuh Mehmet Hamurcu, Kartal Belediye Başkanı Op. Dr. Altınok Öz, Kartal Müftüsü Ümit Çimen, Kartal Cem Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Aziz Aslan ve Cem Vakfı görevlisi Dede Mustafa Düzgün birer konuşma yaparak Muharrem ayının kutsal bir ay olduğuna vurgu yaptılar.

Muharrem ayının Kerbela şehitlerinin yâd edildiği bir ay olduğuna dikkat çeken Kartal Müftüsü Ümit Çimen, programın ilk konuşmasını yaptı ve “Bizi yaratan, sayısız nimetler ihsan eden Allah’a hamdolsun. Elçilerin sonuncusu sevgili peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa’ya salat ve selam olsun. Allah Resulünün dünya ve ahrette kardeşim dediği şah-ı velayet, sultanü’l-evliya Hz. Ali Efendimize selam olsun. Yüce Peygamberin “benim parçam. Onu sevindiren beni sevindirmiş olur. Onu üzen beni üzmüş olur.” dediği ciğerparesi Hz. Fatıma annemize selam olsun. Peygamberimizin “onları seven beni sevmiş olur, onlara kin tutan bana kin tutmuş olur” dediği, “cennet çiçeklerim!” diyerek öpüp kokladığı, cennetlik gençlerin iki seyyidi, Allah Rasulünün biricik torunları Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin’e selam olsun.

Saygıdeğer Kaymakamım, Belediye Başkanım sizi en kalbi duygularımla selamlıyorum.

Sevgili Dostlar!

Muharrem, Kerbela ve aşurenin bizim dini ve milli kültürümüzde çok önemli yeri ve yansımaları vardır. Muharrem ayı aşure ayıdır. Ve muharrem ayı bizlere, ciğerlerimizi dağlayan Kerbela’yı hatırlatan aydır.

Kerbela; Resulümüz’ün, “cennet gençlerinin efendileri” sözüyle taltif ettiği, Hz. Ali ve Hz. Fatıma'nın iki ciğerparesinden biri Hz. Hüseyin efendimizin ve yetmişten fazla müminin şehit edildiği yerdir…

Değerli Kardeşlerim!

Asırlardır yüreklerimizi sızlatan, bağırlarımızı yakan bu elim hadise, Efendimiz’i ve O'nun Ehl-i Beyti'ni seven başta milletimiz olmak üzere bütün müminleri, derinden yaralamış, kalpleri incitmiştir. Kültürü, mezhep ve meşrebi ne olursa olsun bütün Müslümanları derin acılara gark etmiştir.

Nitekim Kâzım Paşa ümmetin bu ortak hüznünü, şu dizelerinde gayet anlamlı bir şekilde dile getirir;

“Düştü Hüseyn atından sahrâ-yı Kerbelâ’ya
Cibril var haber ver, sultân-ı enbiyâya…”

Kerbela’da acımasızca şehit edilen Hz. Hüseyin ve yakınlarının, haksızlığa ve zulme karşı onurlu direnişleri, doğruluk adına samimi yürüyüşleri, bütün müminlerin gönüllerinde unutulmaz izler bırakmıştır. Resûlullah Efendimiz’in torunlarına bu zulmü reva görenler ise; insanlığın ortak vicdanında mahkûm edilmişlerdir. Hz. Hüseyin’in şehadetinden duyulan üzüntü şiirlere, mersiyelere, maktellere yansımış; bu toprakların genci-yaşlısı cenk Nağmelerle yaşamış, büyümüştür.

Aziz Kardeşlerim!

Muharrem, bizim için ortak bir hüzün ve matem mevsimi olduğu kadar, bir adalet, hikmet, hak ve hakikat sofrasıdır. Bizler bu hadisenin matemini tutarken, aynı acıların bir daha yaşanmaması için; Muharrem’i doğru okuyup anlamaya, müspet sonuçlar çıkararak ibret almaya ve yüce Rabbimizin; “Kendilerine apaçık deliller geldikten sonra parçalanıp ayrılığa düşenler gibi olmayın…” emrine uygun hareket etmeye her zamankinden daha çok muhtacız.

Muharrem ayını; Hz.Hüseyin’in uğrunda canını feda ettiği hak, adalet, rahmet, merhamet, müsamaha ve şefkat duygularının yeniden ihyâsı ve Müslümanların muhabbet, kardeşlik ve beraberlik duygularının güçlenmesi için fırsat bilmeliyiz.

Nitekim, Muharrem ayında yaşattığımız aşure geleneğimiz, bu kardeşliğin en güzel örneklerinden biridir. Aşure; paylaşmanın, dayanışmanın ve birlikteliğin simgesidir. Aşure aşında bir araya gelen farklı nimetlerin, aynı ortak tada katkı sağladıkları gibi, milletimiz asırlardır birlikte yaşamanın gereği olarak sevinç ve tasayı, muhabbet ve meşakkati paylaşmaya devam etmektedir.

Bu vesileyle, şehitlerin efendisi, rahmet peygamberinin çiçeği, cennet gençlerinin seyidi, ümmetin gözbebeği Hz. Hüseyin ve Kerbela şehitleri başta olmak üzere, bütün şehitlerimizi rahmetle anıyoruz.

Ehl-i Beyt-i Mustafâ'nın muhabbetinin her daim yüreklerimizde bâki kalmasını, onlardan bize tevârüs eden insani ve ahlaki erdemlerin zihin ve gönül dünyamızı tezyin etmesini Rabbimizden diliyoruz. Geçmişte yaşadığımız keder ve acıların; yeni üzüntülere sebebiyet vermemesini, aksine bizleri birbirimize sevgi ve muhabbetle bağlamasını Cenab-ı Mevla’dan niyaz ediyoruz.

Gönül dünyamızı aydınlatan Hacı Bektaş-ı Veli Hazretlerinin dediği gibi “Bir Olalım, İri Olalım, Diri Olalım.” Dileklerimle saygılar sunarım.” dedi.

Daha sonra konuşmasını yapmak için kürsüye gelen Kartal Cem Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Aziz Aslan, “ Hiç kimseyi isim olarak ayırt etmeden, tüm canlar hoş geldiniz diyorum. Mübarek Muharrem ayı bizleri yine bir araya getirdi. Ne mutlu bize, acıyı ve tatlıyı beraber yaşayan bir toplumuz. Sağ olsun Sayın Müftümüz özetledi ona ilave edecek hiçbir şey yok. Tarihi anlatmakta hatime değil, ben sadece burada sizi misafir etmek için HOŞ geldiniz diyorum. Yanlız bu vahim olay acaba bütün dünyaya acının ne olduğunu, katliamın insanlara bu acıları çektirmesine ne olduğunu anladımı acaba? Diyorum”şeklinde kısa bir özetleme yaptı.

“KARDEŞ KARDEŞİ BOĞAZLIYOR”

Aslan, şöyle devam etti: “ İç kaosların nedenini sormak istiyorum sizden de öğrenmek istiyorum. Tüm dünya’dan da öğrenmek istiyorum, bunu. Genellikle İSLAM ülkelerinde var bu. Kardeş kardeşi boğazlıyor. Ne oluyor? Nereye gidiliyor? Bu vesileyle Muharrem ayımızın BARIŞ ve HUZUR getirmesini diliyorum. Hepinize saygılar, sevgiler sunuyorum. Aşuremizin de Allah kabul etmesini diliyorum” dedi.

Kartal Kaymakamı Nuh Mehmet HAMURCU’da günün anlamına uygun yaptığı konuşmada “Muharrem ayındayız. Düşünmek lazım diyorum. Nasıl düşünelim? Allah bir, din bir, can bir. Doğduğunuz zaman adınızı anneniz babanız koyuyor ama mezarda her kese mevta deniliyor. Tarih boyunca insanlara zulüm etmişler. Roma’lılar zamanında da inananları aslanlara yedirmişler. İnsanların ruhuna hitap eden dini, ayrımcılığa nasıl döndürmüşler halen anlamak mümkün değil. Demek ki, dünya menfaatleri, iktidar menfaatleri bu kadar zulmü insanlara yaptırtabiliyor. Nasıl olmuşta kardeş kardeşin, canına, namusuna, ırzına göz dikebilmiş.

Tarihten örnekler veren Hamurcu konuşmasına şöyle devam etti “Gelelim 12 Eylül öncesine, aynı toprakta yaşayanlar gençlerimiz birbirlerini öldürdü. Bunları önlemenin yolu, ilim ve irfandadır. Hepinizin oruçları kabul olsun diyorum.” Dedi.

“İNSANLIĞIMIZDAN VAZ GEÇMEDİK”

Kartal Belediye Başkanı Op. Dr. Altınok Öz, burada yapmış olduğu kısa konuşmada şunları söyledi: “ Sayın Kaymakamım, değerli Can’lar bende Muharrem ayının kabul olunmasını, insanlığa IŞIK tutmasını, Aşure günü değişik toplumların bir arada insanca yaşayabilmesi adına bize REHBER olmasını diliyorum. Geçmişte de vardı, yüz yıllar boyunca da oldu. Siyasetin DİNİ kullanarak iktidar mücadelesini biz hep gördük. Gördüklerimizi de hep acılarla gördük, Kerbela’da gördük, Çorum’da gördük, Maraş’ta gördük, Sivas’ta gördük. Hep gördük ama hiç bıkmadık usanmadık insanlığımızdan vazgeçmedik. Bu yolda bize en büyük rehber olan Cumhuriyetimizin kurucusu Atatürk’ünde katkılarıyla biz aydınlanma yolunda yürümeye çalışıyoruz. Çalışmaya devam etmemiz gerekiyor bu toplum bu inançların hep bir arada olabildiği, yürüye bildiği, kabul edile bildiği bir yolda yürümek zorundadır. Bu cennet CEM evlerinin de bu yolda önemli katkısı vardır. Umarım dilerim bir gün buna siyaset karar verir ve burada biriken insanların ibadet yollarını resmi olarak kabullenir hale gelir. Hepinize saygılar” diyerek sözlerini sonlandırdı.

PEYGEMBERLER MUHARREM AYINDA ORUÇ TUTMUŞLARDIR

Cem Vakfı görevlisi Dede Mustafa Düzgün yaptığı konuşmada orucun sadece açlıkla tutulmaması gerektiğini, gözlerin, kulağın, dilinde oruç tutması gerektiğini belirterek "Hz. Adem, Hz. Nuh, Hz. İbrahim, Hz. Yunus peygamberlerin tuttukları oruçlar hep muharrem ayında gerçekleşmiştir." diyerek peygamberlin neden oruç tuttuklarını ve Hz. Hüseyin'in şehit edilişini ve 12 gün oruç tutularak 12 imamlara hediye adildiğini anlattı. Yapılan dualardan sonra, misafirler yemekhaneye geçerek hazırlanan aşure ve lokma yemeklerini tattılar.

Program Kartal Müftüsü Ümit Çimen'in yaptırdığı sofra duası ile son buldu.

Fethi SATICI – Aytekin YAŞAR

Güncelleme Tarihi: 09 Aralık 2011, 20:13
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner17