Haydar Göksoy “Mehmed'im, sevinin, başlar yüksekte!“

Haydar Göksoy " “Korku ve endişe” yaratmak isteyen zihniyet, çalışmalarına ışık hızıyla devam etmektedir."

Haydar Göksoy “Mehmed'im, sevinin, başlar yüksekte!“
banner46
Haydar Göksoy gazetemize gündemle ilgili değerlendirmelerde bulundu.


Göksoy "Hali hazırda devam etmekte olan konjonktürü yerel siyasete uyarladığımızda aslında görülen manzaranın pek de farklı olmadığı ortadadır. Zira toplumda “Korku ve endişe” yaratmak isteyen zihniyet, çalışmalarına ışık hızıyla devam etmektedir. Şu halde, durumun köküne indiğimizde ve geçmişle şimdiki durumu karşılaştırdığımızda  herhangi bir fark söz konusu mudur? Sanki zaman tekrar aynı durumu tekerrür ettirmektedir!



1959 yılı ilk ayında Türkiye Cumhuriyeti'nin üç devlet yetkilisi, Başbakan Adnan Menderes. Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu ve Maliye Bakanı Hasan Polatkan Amerika'ya gittiler. Yapılan temaslarda Türkiye'nin Amerika'dan 300 milyon dolar kredi talep ettiği bildirildi. Bu para ile Türkiye'de bir sanayi altyapısı kurulmak isteniyordu.



Amerika, Türkiye'den gelen bu sanayileşme isteğine son derece keskin bir karşı tavır koydu. Türkiye, NATO ittifakı içinde bir tarım toplumuydu. Bu statüsünü de muhafaza etmeliydi. İstenilen kredi reddedilmişti. Yetkililer ülkeye eliboş döndüler.



Bu arada ortaya başka bir ihtimal çıktı: Krediyi Sovyetlerden temin etmek. Adnan Menderes 1960 yılı Nisan ayında Sovyetler Birliği'ni ziyaret edeceğini kamuoyuna açıkladı. Ama 27 Mayıs askeri darbesiyle bu ziyaret gerçekleşmedi. 1961 yılında idam edilen üç devlet yetkilisi 1959 yılında sanayi altyapısı kurmak için Amerika'ya kredi aramaya kişilerdi: Menderes, Zorlu ve Polatkan..Sonuç kısmı ne yazık ki herkesin malumu…



Özetle kendine has farkındalık yaratmak isteyen ve bunu geliştiren ülkemizin makus talihi geçen yıllara rağmen değişmemiş fakat tek detay değişmiştir.Güçlü ve sağlam duruşlu bir bakış açısı geliştiren ve bunu devletin her noktasına sirayet ettirmiş bir lider.Bunun en güzel örneğini görmek istersek; buradan sadece 6 ay kadar kısa süre zarfına gidelim ve “15 TEMMUZ DARBE GİRİŞİMİ” ni anımsayalım. Vatandaşımızın bu denli tepki vermesinin, devletine sonunu düşünmeden sahip çıkmasının ve yaşanan tüm olayların yegane unsuru, doğrudan bu vizyon sonucudur.


O sebepledir ki yaklaşık 60 sene önce sanayi üzerinden manipülatif eylem gerçekleştirenler şimdi ekonomi üzerinden bunu yapmaya çalışıp özellikle döviz dalgalanmasını sağlamaktadırlar. Anlık olumsuz tablolar çıksa da hükümetimizin açıkladığı “2017 İhracatta Atılım Yılı”  hedefi, komşularla tekrar sıfır sorun çözümlemesine dönülmesi, Afrika ile ilişkilerin hareketlendirilip yeni pazarlarda söz sahibi olma durumu  bu süreci durağan hale getirecektir.


Ayrıca gayrimenkul piyasasında ve borsada yaşanan daralma geçici olup sadece ülkemizde değil tüm dünyada yaşanmaktadır. Bölgesinde sağlam duruşunu güçlü banka yapısına yansıtmış olan ülkemiz  ve alt yapısını sağlam temellere dayamış ekonomimiz ile süreci ivedilikle olumlu noktalara çevirecektir.Yeni anayasa ile demokratikleşme yolunda atılan ciddi adımlar da bu sürece kesinlikle olumlu katkı sağlayacaktır.


Basında yaratılan fahiş ve gerçekten uzak algı operasyonlarının tek hedefi yurttaşlarımızda endişe yaratıp ekonominin hareketinden uzak tutmaktan ibarettir. Tabii ki bu zorlu süreçten ülkemiz alnının akıyla çıkarak yeniden güçlü ekonomisine katma değerler sağlayacaktır.


Hülasa; yaşanan bu durumlar hafızamıza üstadın şu sözlerini getirmektedir.


Mehmed'im, sevinin, başlar yüksekte! 
Ölsek de sevinin, eve dönsek de! 
Sanma bu tekerlek kalır tümsekte! 
Yarın, elbet bizim, elbet bizimdir! 

Gün doğmuş, gün batmış, ebed bizimdir!"

HAYDAR GÖKSOY
KARTAL AK PARTİ BELEDİYE MECLİS ÜYESİ
KARTAL BELEDİYESİ ENCÜMENİ 
Güncelleme Tarihi: 26 Ocak 2017, 00:40

Aytekin Yaşar

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner17