Erbakan siyasi hayatı çileler ile meşakkatler ile geçmiş bir lider. DP Aday olmak istemesine rağmen Süleyman DEMİREL  tarafından istenmemesi sonucu veto yemiş. Konya dan bağımsız aday olup 2 milletvekili çıkarabilecek oy  alarak Milletvekili olarak seçilmiş ve Parlamentoya adım atmış. Partisi 4 defa kapatılmış ve hemen hepsinde kapatılma nedeni olarak irticai faaliyetler ile işkillendirilmiş.

            28 Şubat sürecinde      Başbakanken  kendisine yapılanlar kamuoyunun malumu, neler denmedi neler . Şu anda Emeklinin maaşı bir yerlerde ise Erbakan hocanın hakkını kimse inkar edemez fakat neden ise kimse Ekonomi ile ilgili görüş beyan etmeyerek kendilerininde inanmadığı irticai nedenleri öne sürdüler.

            Şimdi ona çok iyi bir devlet adamıydı diyenlere bakıyorum da siyasetteki bu iki yüzlülüğü görünce Siyasetten iğreniyorum. O günlerde yapılanlar yazılanlar ile ilgili olarak bu yazıyı okuyanların internete girip hafızalarını tazelemelerini istiyorum.

            Kıymeti ölünce mi anlaşıldı yoksa siyasilerce düzülen methiyeler siyaseten çıkıveren laflardan mı ibaret. İnsanların kalbini okuyamıyoruz. Bu husustaki samimiyetlerini bilemeyiz. Ancak zamanla samimi olup olmadıklarını görebiliriz.

            Merhum Erbakan çok defalar söyledi siyaseti cihat ruhuyla yapıyorum diye. Bu sözlerini o dönemlerde irticacı olarak değerlendirenler, boynuna yafta, ayağına pranga takanlar, bu gün çıkıp siyasetin ulu çınarı idi, duayeniydi diyebiliyorlar. Dün Merhum Erbakan'ın karşısında olanlar O'nu saf dışına nasıl itirizin hesabını yapanlar bu günü sanki sağlığında çok seviyormuş ve kendisinden ders alıyormuşçasına konuşuyorlar.

            Bu insanlara bu günkü erdemli sözlerinden dolayı soruyorum. Merhum Erbakan'ın ne kadar değerli bir insan olduğundan bahsediyorsunuz. Peki ya bundan sonra O'nun izinden gitmeye ne dersiniz? Varmısınız bu yiğitliğe? Ancak meşhur bir mısra var çok hoşuma gider. Bunu da bilmelisiniz.

            “Bu yol uzundur, menzili çoktur, geçidi yoktur.”

            Bu geçitsiz ve uzun yolda siz de Merhum Erbakan gibi çileye hazırmısınız.Bir ölümün size hatırlattıkları sonucunda, yere göğe sığdıramadığınız Merhum Erbakan gibi olmaya varmısınız?

            Eğer varsanız, insan haklarına saygılı, demokratik ve hukuk devleti olma özelliklerini, şahsi ideolojilerinize göre değil, evrensel değerlere göre yorumlayıp uygulamalısınız. Bunun için yapabiliyorsanız ilk adım olarak; başörtüsünün her yerde ve her ferde (aynı farklı tarzdaki elbiselerde olduğu gib) serbest bırakılması ile başlayabilirsiniz.

            Bence bu günlerdeki Merhum Erbakan hakkındaki sözlerinizin samimiyeti geçmişteki ve hala devam eden hareketleriniz sebebiyle inandırıcı değil. Ama ilerideki icraatlarınızla bunu ispatlamakta sizlerin elinde.

            Evet; ulu çınar, siasetin duayenlerinden, bilim adamı Merhum Erbakan'a Allah'tan Rahmet, yakınlarına ve sevenlerine başsağlığı dileklerimle, şimdiki politikacılara da “alın size örnek” çığılığımla saygılar sunuyorum.

Faruk ŞAHİN