KISSADAN HİSSE-1 (YUH BABA)

Değerli okurlarım,

 Geçmiş zaman olur ki, diye başlayan hikayelerle ,kıssalarla büyüdük...

KISSADAN HİSSE-1 (YUH BABA)
banner46

Değerli okurlarım,

 Geçmiş zaman olur ki, diye başlayan hikayelerle ,kıssalarla büyüdük herbirimiz. Bu kıssalardan kimi zaman anlık büyük dersler çıkardık, kimi zaman ise aradan geçen yıllarda edindiğimiz tecrübelerle yeni manalar kattık ve yeni hisseler aldık kendi payımıza. Bu yazımda, çok küçük yaşlardayken bir aile büyüğümüz tarafından anlatılan ve yaşım ilerledikçe yeni hisseler çıkarttığım bir kıssayı paylaşacağım sizlerle.

 "Zamanın birinde mezarlık yolu üzerindeki küçük dükkanında kunduracılıkla uğraşan bir hazret yaşarmış. Dükkanının önündeki yoldan geçmekte olan bir cenaze gördüğü zaman işi gücü bırakıp dükkandan dışarıya fırlar ve cenaze dükkanın önüne gelince yuh olsun lan sana diye bağırırmış. Yuh Baba hz. bir gün yine dükkanın önünden geçen bir cenazeye yuh ulan sana diye bağırınca eski bir dostu yanına gelmiş,

-Her geçen cenazeye yuh çekiyorsun , eğer ki benden önce ölürsen şu senin durduğun yerde duracağım ben de sana yuh çekeceğim. demiş.

Takdir-i ilahi ,Yuh Baba arkadaşından önce vefat etmiş.Arkadaşı ahdını yerine getirmek üzere dükkanın önüne dikilmiş, tam Yuh Baba'nın cenazesi geçerken,

-Sen burdan geçen her cenazeye yuh çektin şimdi ben de sana aynısını yapıyorum yuh ulan sana. diye bağırmış.

Bunun üzerine Yuh Baba hazretleri keramet gösterip tabutundan yarım bir şekilde doğrulmuş ve haykırmış,

-Eğer ben de onlar gibi gidiyorsam bana yuh olsun ulan, bana da yuh olsun..."

 Kıymetli okurlarım,

 Şu kısa ömrümüz bittiği vakit şüphesiz ki Rabbimiz bizlerden verdiği nimetlerin hesabını soracaktır. Bu nimetlerin belki en büyüklerinden birisi de "geçlik" dir. Huzur-u Mahşer'de "gençliğini nerede tükettin?" sorusuyla karşılaşacağımız da aşikardır. Bizler, yıllar yılı birilerine yuh çekip hiçbir işe yaramayan adamları seyretmek zorunda bırakıldık.Senin hırsızın kötü benim hırsızım iyi, senin zenginin kapitalist benim zenginim fukara babası masallarıyla uyutulup büyütülmüş bir nesil olarak yetiştirildik. Ama birçokları gibi ben de bu durumdan rahatsız olmakta ve bunun hesabını sorma ülküsüyle yaşamaktayım.Okumaktan her daim haz aldığım ve bu konuda benim gibi düşünen milyonların olduğundan da emin olduğum Üstad Necip Fazıl'ın Gençliğe hitabesindeki tabiriyle , "Annesi, babası, ninesi ve dedesi de içinde olsa,gelmiş ve geçmiş bütün eski nesillerden hiç birini beğenmeyen, onlara 'siz güneşi ceketinizin astarında kaybetmiş marka müslümanlarısınız, gerçek müslüman olsaydınız bu hallerden hiçbiri başınıza gelmezdi' diyebilecek bir gençlik." Evet, bu gençlik bu gün aranızda,belki konuşturulmamalarının veya konuşamayacak kapasitede bir gençlik yetiştirilmesinin tek sebebi bir gün bu gençliğin gelip yapılanların hesabını soracak olmasıdır.

 Amentü'ye iman ettiğim gibi inanıyorum ki, gözü kara bir nesil gelecek, bu topraklar üzerinde hak edilmeden alınan nefeslerden, utanmak arlanmak bilmeden yenilen yetim haklarına kadar dirhem dirhem bedel ödeteceklerdir.Gün gelecek bu milletin evlatları yapılan hayasızlıkların hesabını bir bir soracaktır. Vurguncuları, soyguncuları, adalet çarkını kendine döndürenleri,devletin malıyla doyanları ve tüm bunları gördükleri halde sessiz kalanları, ülkeyi sürükledikleri uçurumdan aşağıya yuvarlayacaktır.

 Sizlere ülkemizin nasıl dar boğazlardan ve nasıl ateş çemberlerinden geçtiğini anlatmıyorum, sadece her daim olabilecek sıkıntılara göğüs gerecek, herşeyin gerçeğine talip,kandırılamayan, tüm kandırılmışlıklarla kavgalı, tüm ihanetlerle baş edebilecek kudrete sahip, imanlı, ahlaklı, vatansever, gözlerini budaktan sakınmayan, vatanları için ölmeyi de mücadele etmeyi de kendilerine şeref sayan,büyüklerinin hatalarından ders çıkartmış vel hasılı kelam ecdadın mirasına sahip çıkamayan büyüklerinin yakasına yapışacak bir gençliği müjdeliyorum sizlere.

 Büyüklerim hatalarıyla gitmiş olabilir, eğer ben de onlar gibi gidersem bana da yuh olsun ulan, bana da yuh olsun...

 saygılarımla...

Aykut Görür

 

 

 

 

Güncelleme Tarihi: 15 Şubat 2011, 05:45
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner17